Sağlıklı Yaşam ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Neslihan Aktaş, “7 Adımda Yeni Bir Sen” başlığı altında zayıflamanın formüllerini anlatıyor…
SAĞLIKLI YAŞAM VE METABOLİZMA HASTALIKLARI
Sağlıklı ve fit bir vücuda sahip olmak günümüzde birçok insanın hedefleri arasında yer almaktadır. Ancak birçoğumuz zayıflamak için diyet ve spor yapmasına rağmen kilo verememekteyiz. Kandaki bazı vitamin ve mineral düzeyleri ve metabolik problemler kilo verme aşamasında çok önemlidir. Bu değerlerdeki düşme ve yükselmeler siz farkında olmasanız da zayıflamanızın önünde görünmez engeller oluşturabilir.
Eğer vücudumuzun motoru olarak niteleyebileceğimiz tiroid bezimiz yavaş çalışıyorsa, insülin direncimiz varsa, D vitamini veya Demir eksikliğimiz varsa, vücudumuzun stres hormonu olarak bilinen kortizol hormonu seviyemiz yüksekse tüm gün aç dahi kalsanız kilo veremezsiniz!
Hastalarımızın kilo yönetimi ve metabolizma rahatsızlıklarının tedavisi öncesi kliniğimiz hemşiresi tarafından kanları alınarak gerekli tahliller yapılır. Sağlıklı yaşam sürecine ilk adım böylelikle atılmış olur. Unutulmamalıdır ki sebebi çözülmeyen metabolik rahatsızlıklar kilo vermenin önündeki en büyük engeldir.
SAĞLIKLI BESLENME – KİLO YÖNETİMİ
Günümüzde kanserden tansiyona, diyabetten kalp damar hastalıklarına kadar neredeyse çoğu önemli hastalığın altında obezite yatmaktadır. Maalesef dünyada olduğu gibi ülkemizde de daha çocukluk çağından başlayarak obezite oranı her geçen gün artmaktadır.
Kliniğimizde Sağlıklı Yaşam ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Neslihan Aktaş tarafından yapılan muayene ile önce hastaların sağlık haritası çıkarılır. Ortaya çıkan mevcut sağlık haritası ışığında metabolik rahatsızlıkları, yaşam tarzları, yaş, boy, kilo, hareket durumları göz önünde bulundurularak uzman diyetisyenlerimiz tarafından kişiye özel beslenme programları hazırlanır. Her hafta periyodik takiplerle motivasyon sürekli yüksek tutulur ve başarı oranımız artar.
Diyet kelimesini özellikle tercih etmiyoruz. Yapılan bir hataya karşılık ödenen bedel anlamına da gelen bu kelime sanki “sağlıksız beslendiğimiz günlerin diyeti olarak hayatın güzelliklerinden mahrum kalıp, aç kalınmasını” çağrıştırmaktadır. Doğru ve sağlıklı beslenmeyi hastalarımıza öğretip yaşam tarzı haline getirmeleri için yol gösteriyoruz. Bunun sonucunda ideal kiloya ulaşmak kaçınılmaz oluyor.
ANTİ-AGİNG UYGULAMALAR – GLUTATYON
Modern hayat tarzına ve yoğun iş temposuna bağlı stres, GDO’lu, işlenmiş, ambalajlı, hormonla ve ilaçlarla yetiştirilmiş gıdalarla beslenme, alkol ve sigara tüketimi, yaşlılık ve çevresel faktörler yüzünden vücudumuzda her gün milyonlarca yıkım reaksiyonu gerçekleşir. Bu yıkıma sebep olan maddelere serbest radikaller adı verilir. Serbest radikaller vücudumuzda oluşan çöp olarak düşünülebilir.
Vücudumuz ise bu çöpleri temizlemek ve yeniden onarım yapmak için anti-oksidan olarak adlandırılan maddeler kullanır. Anti-oksidanlar da çöpçü olarak düşünülebilir.
Glutatyon, bu çöpçülerin kralıdır. Vücudumuzdaki en kuvvetli anti-oksidandır. Yaşlanma, kanser, kalp damar hastalıkları, bunama (demans) ve birçok kronik/dejeneratif hastalığın önlenmesinde çok önemli bir yere sahiptir.
Glutatyon sayesinde daha parlak ve genç bir cilde kavuşursunuz. Sigara ve alkolün vücutta yarattığı tahribattan kurtulursunuz. Kronik halsizlik ve yorgunluk şikâyetlerinizi giderir. Bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıkları yakalanmanızı önler. Kilo verme sürecinizi destekler.
GIDA TAKVİYELERİ KULLANIMI
Modern hayatın getirdiği en olumsuz sonuçlardan birisi beslenme şeklimizin yanlış, yediğimiz besinlerin doğallıktan uzak olmasından dolayı oluşan vitamin ve mineral eksiklikleridir. Modern hayat gereği ihtiyacımız olan vitamin ve mineralleri sadece beslenme ile almak çoğu zaman mümkün değildir.
Ülkemizdeki çoğu kadında D vitamini ve Demir eksiklikleri bulunmaktadır. Bu durum sürekli halsizlik, yorgunluk ve kas, eklem ağrılarına yol açar. Fermente ürünler tüketmediğimizden dolayı gaz, şişkinlik, ishal ve kabızlık gibi sindirim sistemi şikâyetlerine sık rastlamaktayız. Probiyotik desteği ile bu şikâyetlerimizden kurtulabiliriz. Düşük balık tüketimine bağlı olarak Omega-3 eksikliğine bağlı kalp damar rahatsızlıkları, konsantrasyon ve dikkat eksikliği görülmektedir. Kişiye özel olarak beslenme planlarıyla birlikte takviye gıdaların kullanımı da düzenlenmektedir.
MEDİKAL ESTETİK
Dünyadaki tıbbi gelişmelerle insan ömrü gitgide uzuyor. Daha sağlıklı, genç ve güzel görünmek kadın – erkek birçok kişi için önem kazanıyor.
Kliniğimizdeki bütünsel sağlık yolculuğunuzda medikal estetisyenlerimiz tarafından takip ve tedavinin yapıldığı, ilgiyle bakıldığı ve teknolojinin getirdiği avantajların kullanıldığını göreceksiniz. Kliniğimizde emin ellerdesiniz.
SPOR EĞİTİMİ
Doğru beslenme, fiziksel aktivite ve egzersiz ile birleştirildiğinde çok daha başarılı sonuçlar görülmektedir. Vücuttaki kas kütlesinin ve esnekliğin artması çok önemlidir. Kliniğimizdeki uzmanlar tarafından kişiye özel egzersiz programları oluşturmaktayız. Yaş, kilo ve diğer etmenlere bağlı olarak herkesin yapabileceği aktivite çeşidi ve süresi farklılık gösterir.
Kişiye özel programlarımız sayesinde fiziksel aktivitesinin arttırılması, kas kütlesinin artırılması ve kaslarının kuvvetlendirilmesi ve bölgesel sıkılaşma hedeflenmektedir.
PSİKOLOJİK DESTEK
Kliniğimize gelen hastaların önemli bir kısmında obezitenin sebebi olarak beğenilmeme, depresyon, aile ilişkilerindeki bozulma, okul başarısızlığı, sınav dönemi stresi gibi psikolojik etmenleri görüyoruz. Nasıl ki bedenimiz hastalanıyorsa ruhumuz da aynı şekilde hastalanır. Bu durum organik sebepler dışında obeziteye yol açan en önemli nedenlerden biridir. Midemizi değil de ruhumuzu doyurmak için yemek yediğimizde kilo alırız. Kliniğimizde yaptığımız psikolojik destekle kişinin motivasyonunu arttırıyor ve yemeye bağlı davranış bozukluklarını tedavi ediyoruz.
Dr. Neslihan Aktaş
Sağlıklı Yaşam ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı