Ascia’nın internetalemlerine girişi aslında kısa birzaman dilimi içinde gerçekleşti. 2002 yılında, The Hybrids adındaki bloguyla yeni birtarzın habercisi olarak çıktı huzurlarımıza. Ama yalnız değildi onun gibi melez olan eşi Ahmed, ve sonrasında oğlu Adam da bu rüzgarın içinde buldu kendini.
Genellikle spor tarzda giyinmeyi seven Ascia, bugün kendi markasına sahip. Ve diğer markalar için de kapsül koleksiyonlar hazırlıyor.
Etki alanında sadece Orta Doğu değil, Avrupa, Amerika ve Uzak Doğu da var. Dünyanın her tarafından 1,7 milyon takipçisi mevcut. Kendisini önce melez, sonra Ahmed’in eşi ve Adam’ın annesi olarak tanımlıyor. Mesleği ise blogger’lık. Melezlik Ascia’nın sadece genlerini değil yaşam tarzını da belirliyor. İngilizce’si Arapçasından çok daha iyi.
Dünya başkentlerindeki moda haftalarına katılırken Ortadoğulu tasarımcıların kıyafetlerini giymeyi tercih ediyor mesela.
Stilinin anahtar parçası hiç şüphesiz ki türbanı. Biraz Afrika, biraz Ortadoğu, biraz Amerikalı bu türban modeli, onun öncülüğünde sokaklara taşındı. Arap blogger’ların aksine, kendisini zaman zaman makyajsız da gösteriyor bizlere. Hatta bunu deklare etmekten de hoşlanıyor.
Geçtiğimiz yıl Instgram’daki bir postunda tamamen makyajsız halini paylaşıp botoks yaptırmak, dudaklarını şişirmek ve burun ameliyatı olmak istediğini yazdı. Ve ekledi; “Bu mükemmel kadın algısının suçlularından biri de benim aslında.”
Snapchat’te gözyaşlarıyla dertde yanıyor, doğum hatıralarını da yazıyor, eşine olan aşkını da. Başarılı ve etkileyici bir blogger olmasının altında belki de bu samimiyet yatıyor. Genellikle pantolon ve geniş üstleri tercih ediyor. Ama onun da ‘mood’u zaman zaman değişiyor.