Oruç Tut, Zinde Kal!

Ramazan ayının yaklaşmasıyla birlikte hepimizin aklında oruçla ilgili sorular belirmeye başladı. Nasıl dayanacağım? Bu sıcakta oruç tutabilir miyim? Su içmeden durabilir miyim? gibi sorulara cevap arıyoruz. Ramazan Ayı’nın ilk haftası bu sorularla geçer. Daha sonra insanlar orucun vücutta yarattığı düzene alışırlar ve Ramazan Ayı’nı daha rahat geçirmeye başlarlar.

Oruç tutarken sadece açlıkla mücadele edilmediği, organlarımızın da dinlendirildiği unutulmamalıdır. Oruç tutmanın psikolojimiz üzerinde de rahatlatıcı etkisi olduğuna değinen REEM Nöropsikiyatri Merkezi’nden Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, konuyla ilgili görüşlerini paylaşıyor.

Oruç Beynimizi Dinlendiriyor

Ramazan ayı boyunca, beynimiz diğer organlarımızdan farklı olarak tam kapasiteyle çalışmaktadır. Bunun nedeni, vücudumuzdaki organlar Ramazan Ayı’nda beyne daha az uyarı göndermesidir. Vücuda giren besinlerin azalması ve vücudun uzun bir süre boyunca aynı saatlerde yemek yemeye alışması, beyni rahatlatmaktadır.

Oruç tutmanın beyne olan faydası, bilimsel araştırmalar sonucu kanıtlanmıştır. Birey, oruçlu olduğu zamanlarda beyninde, nörotrafik faktör denilen protein üretimi artmaktadır. Beyin türevli nörotrafik faktör, salgı proteini olup beyinde ve kan dolaşımında bulunmaktadır. Bireyde, oruçla artan bu faktör; kişinin gelişiminde, canlılığında ve işlevlerini yerine getirmede önemli rol oynar. Oruç tutmanın, zihinsel fonksiyonları arttırdığı ortaya çıkmıştır. Oruç, beyinde yeni kök hücrelerin oluşmasını destekler ve bu işleve yardımcı olacak kimyasalların salgılanmasını sağlar.

Oruca Nasıl Hazırlanılmalı?
                                                                                                                                     
Diğer bir sebep ise sigara, kafein vb. bağımlılıklardır. Gün içinde sürekli çay ve kahve içen bir kişi oruç tuttuğunda, kafein yoksunluğuna bağlı olarak dikkat düşmesi, dalgınlık, uykuya meyil, tahammülsüzlük, huzursuzluk ve gerginlik halleri yaşayabilir. Dolayısıyla kişinin toleransı azalabilir. Normalde hoşgörü ile karşılayabileceği birçok şeye tepki gösterebilir. Ayrıca baş ağrıları ve hafif dengesizlik hisleri görülebilir. Normal zamanlarda yoğun kafein tüketen bir kişinin, bu tarz kafein yoksunluğu belirtileri yaşamaması için ramazana girmeden önceki günlerde, kafein miktarını makul ölçülere çekerek vücudunu oruca hazırlaması gerekir. Ayrıca özellikle araç sürücüleri, oruç esnasında düşük kafein seviyelerinin sebep olduğu dikkat eksikliği ve dalgınlık durumlarına karşı çok tedbirli olmalıdırlar. Oruçlu olmanın bilinci ile düşük hızda seyretmeli, ani manevralardan kaçınmalı, trafik kurallarına karşı her zamankinden daha duyarlı olunmalıdır.
 
Oruç İle Gelen Huzur

Oruç tutmak kişinin psikolojisine olumlu yansımaktadır. Ramazan Ayı’nda; gün içinde oruçlu olmanın verdiği manevi huzur, kalabalık iftar sofraları kişinin kendini psikolojik olarak iyi hissetmesini sağlamaktadır. Oruç tutmak sadece saatlerce bir şeyler yiyip içmemek değildir. Oruç; empati kurma, sabır etme gibi duyguların da yeşermesini sağlar. Oruç, kişinin sinirlerine hâkim olmasını ve başkalarının huzurunu kaçırmamasını sağlar. İnsanlar oruç tutarak iç disiplinini sağlar ve böylelikle güçlü dürtülerini kontrol altına almayı öğrenir.
Oruç tutmayla birtakım bedeni arzulardan bir süreliğine de olsa uzaklaşırız. Böylece işlerimize daha çok odaklanmak ve yoğunlaşmamız mümkün olur. Oruçlu iken bedenimiz lüzumsuz metabolik aktivitelerle uğraşmayacağı için algılama ve öğrenme faaliyetleri çok artar. Hafıza ve belleğimiz daha fazla kayıtlama yapar.

Tavsiye…

Kronik bir hastalığı olanlar, hamileler, düzenli ilaç kullananlar oruç tutmamalıdırlar. Tüm bunlara rağmen oruç tutarlarsa, kendilerini daha kötü hissederler ve içinde bulundukları durum daha da vahim bir hal alır. Psikolojik olarak rahatsızlığı olanlar veya kendini oruç tutmaya hazır hissetmeyenler de oruç tutmaktan mümkün olduğunca kaçınmalılardır.

Dr. Mehmet Yavuz 
Nöroloji Uzmanı
 

Henüz Yorum Yok

Bir Cevap bırakın

seo