NE OKUYALIM?
Sona Ermek
Edebiyatının 50. yılında Selim İleri’den yepyeni bir roman: Sona Ermek. Çokça eser vermiş bir yazarın yarım kalmış romanını yeniden yaşatmaya çalışırken hatırladığı gençlik düşleri, geçmişin acımasız pırıl pırıl yaşanmışlıkları ve artık asla geri gelmeyecek, bir hayatın otobiyografik izler taşıyan dökümü… Yazmak- yazamamak sarsıntısı sürerken; okura şarkılar, filmler, resimler, kitaplar, yazarlar, şairler ve hatta roman karakterleri eşlik ediyor. Selim İleri kalemini; iç hesaplaşmalara, hayal kırıklıklarına ve yaşlılık kaygılarına biliyor, ama umut var hâlâ, konfetiler yağıyor!
“Sonu mutlu biten romanlar yazmadın. Yazamadım desen daha doğru olacak, beceremedin, kendini kandırma, kıvıramadın. Sonu mutlu biten romanlar, öyküler, filmler, oyunlar sevinç, mutluluk getirdi; derken hafifserdin. Sonu mutsuz bitenler iz bıraktı, sen de git git onları kuşandın.”

Bağırmayan Anne Baba Olmak
Bağırmadan, öfkelenmeden, “hadi” demeden çocuk büyütmek mümkün mü?
Bağırmayan Anne Baba Olmak şiddetsiz iletişimi anlatıyor. Hal Edward Runkel dünyayı ilişki ilişki, tek tek sakinleştireceğine inanıyor. Yeni bir metot, “üç günde çocuğunuzu nasıl muma çevirirsiniz” türünden bir ebeveynlik yöntemi sunmuyor. Aksine, kendinize odaklandığınızda ve böylece sakin kalabildiğinizde yaşamakta olduğunuz sorunları hiç yaşamayacağınızı söylüyor. Önerileri uygulamak size sadece çocuklarınızla ilişkilerinizde değil, tüm ilişkilerinizde faydalı olacak. Yeni bir bakış açısı kazanacaksınız ve bu pencereden baktığınızda sizi zorlayan sorunlar bambaşka görünecek. Bağırmadan, öfkelenmeden, “hadi” demeden çocuk büyütmek mümkün, denemeye ne dersiniz?

NE İZLEYELİM?
Özgürlüğün Sesi Bilal
Hz. Muhammed’e ilk inananlardan siyahi bir köle olan Bilal-i Habeşi’nin özgün hikayesi… Özgürlüğün Sesi Bilal; her yaşta izleyici kitlesine büyüleyici bir özgürlük hikayesi sunan bir animasyon. Yapım ekibi Walt Disney ve Pixar stüdyolarında Kung Fu Panda, Karayip Korsanları, Ejderhanı Nasıl Eğitirsin, Madagaskar ve Yüzüklerin Efendisi gibi yapımlarda çalışan uzmanlardan oluşan “Özgürlüğün Sesi Bilal”, daha önce Türk izleyicisi ile Malcolm X, Bosna ve Minyeli Abdullah’ı buluşturan Khan Medya tarafından ülkemizde sunulmakta. Diyanet İşleri Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı tavsiyeli yapımın dublaj kadrosunda Engin Altan Düzyatan, Ayça Bingöl, Tamer Karadağlı, Volkan Severcan ve Hakan Vanlı gibi sanatçılar bulunuyor.
Khurram H. Alavi ve Ayman Jamal’ın yönetmenliğini üstlendiği filmin senaryosu yine Ayman Jamal’a ait. Animasyon türündeki bu filmin orijinal seslendirme kadrosunda Ian McShane, Adewale Akinnuoye-Agbaje, John Eric Bentley yer alıyor. Filmin müzikleri Atli Örvarsson tarafından yapıldı.

Aşk ve Savaş
Emir Kusturica ve Monica Belluci’den aşkın ve savaşın birbirine karıştığı bir macera. Cannes’da iki kez Altın Palmiye kazanan Emir Kusturica’nın yönettiği ve başrolünü paylaştığı yeni filmi, mizah ile dramın, acı ile sevincin birbirine karıştığı, savaş ve aşk hakkında bir macera. Kusturica’nın 2007’den beri çektiği bu ilk uzun metrajlı kurmaca film, bir adamın hayatının üç dönemine odaklanıyor: Bosna Savaşı sırasında sütçü olarak cepheye süt taşıdığı günler, gizemli İtalyan bir kadına âşık olduğu zaman ve keşiş olarak inzivaya çekilip hayatını düşündüğü dönem. Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan için yarışan film, yönetmenin kızı Dunja ile kaleme aldığı kısa film Our Love’dan yola çıkıyor.

NEREYE GİDELİM?
Utopia
Galata Rum Okulu, 26 Mayıs 2017’den itibaren Kirkor Sahakoğlu’nun “Utopia” projesine ev sahipliği yapacak. Sahakoğlu, uzun yıllardır hazırlandığı bu sergide Adorno’nun “Hakikatin yalan, yalanın da hakikat gibi göründüğü bir dönemeçteyiz şimdi.” özdeyişinden yola çıkmış. Sanatçı, özellikle son elli yılda, sahicilikten uzak yaşamlarımızın bizleri adeta bir illüzyon sahnesine hapsettiğini, bu tutulmadan uyandıktan sonra ise bir daha asla eskiye geri dönemeyecek oluşumuzu anlatıyor. Kendisi bu distopiadan kaçıp, karşı kıyılarda bir ütopya arayışına girerek çözüme ulaşmaya çalışıyor. Bütün bunları yaparken öz yaşamından kesitlere gidiyor. Gerçek bir mekanın içerisinde bulunan birden fazla zaman ve uzamı vurgulayan Foucault’un “Heterotopya”sının bir ucu yaşamını şekillendiren buradaki sokaklara, diğer ucu ise karşı kıyılara uzanıyor.

Katar’da Hat ve Tespih
Katar’ın başkenti Doha’da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayesinde “Çağdaş Hat ve Tespih” sergisi açıldı. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayesinde açılan “Çağdaş Hat ve Tespih” sergisinde İstanbul Sanat ve Medeniyet Vakfı Başkanı Mehmet Çebi’nin koleksiyonundan eserler yer alıyor. Katar Müzesi Al Riwaq Galerisi’nde düzenlenen serginin açılışına Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sefer Turan, Türkiye’nin Doha Büyükelçisi Fikret Özer, eski Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sabri Küçükaşçı, İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz’ın yanı sıra Türkiye ve Katar’dan çok sayıda sanatsever katıldı. İstanbul Sanat ve Medeniyet Vakfı Başkanı Mehmet Çebi’nin koleksiyonundan oluşan sergide, usta sanatçıların klasik ve modern hat çalışmalarından 250 Hilye-i Şerif ile kıymetli materyallerden yapılmış 350 tespih yer alıyor. Hazreti Muhammed’in fiziksel, insani ve ahlaki niteliklerini, tavır ve hareketlerini anlatan eserler “Hilye-i Şerif” ismiyle biliniyor. Doha’daki “Çağdaş Hat ve Tespih” sergisi, 17 Haziran’a kadar açık kalacak.

NE DİNLEYELİM?
Şehir Yalnızlığı
Yaşar’ın Şehir Yalnızlığı albümü, sanatçının 20. Sanat Yılı için özel olarak hazırlandı. Bugüne kadar yaptığı dokuz albümle Türk Pop Müziği’ne pek çok hit şarkı kazandıran Yaşar’ın, ilk defa ve ağırlıklı olarak farklı isimlerin şarkılarını da seslendirdiği Şehir Yalnızlığı albümü, sanatçının 20. Sanat Yılı için özel olarak hazırlandı. Albümünü, “papatyalar ve güneşe dönen çiçekler gibi biraz” sözleriyle tarif eden Yaşar, albümde yer alan bir şarkının söz ve müziğine de imza atıyor. Albümdeki sekiz şarkının söz ve müziği Murat Güneş’e, bir parçanın söz ve müziği Alper Arundar’a ait. Albümde bir şarkının sözleri Hakkı Yalçın, müziği ise Murat Güneş imzasını taşıyor. 1996’daki “Divane” albümünden bu yana 10 albüm çıkaran Yaşar, yeni albümü için: “Hep ben mi dikeceğim, bu sefer de diktirdim. Hem de usta bir terziye. Jilet gibi oldu, cuk diye üstüme oturdu. Giydiğimde şehrin bütün hüznü üzerimden akıp gidiyor…” diyor.

Ankara’da Ramazan Konserleri
Ankara Fransız Kültür Merkezi’nin her sene düzenlediği Ramazan Konserleri’nin 2017 programı sade fakat dolu bir içerikle karşılıyor bizi. Ankara Fransız Kültür Merkezi tarafından Altus Organizasyon, Cer Modern ve Çankaya Belediyesi işbirliği ile düzenlenecek konserlerin ilki 1 Haziran’da gerçekleşecek olan Emel Mathlouthi konseri. Fransız Kültür Merkezi Ramazan konserleri dizisi 9 Haziran’da sahne alacak olan Yer Bakır – Titi Robin beşlisi ile devam edecek ve 21 Haziran’da Kolektif Istanbul konseri ile son bulacak. Ramazan’da Caz konserlerinin sekteye uğradığı bir dönemde ilaç gibi gelen bu konserleri ajandanıza not etmeyi unutmayın.
