Uzun süren serin veya bahar gibi devam eden havalardan sonra aniden bastıracak olan sıcaklarda, sağlıklı kalabilmek için bazı noktalara dikkat etmek gerekiyor.
D VİTAMİN DEPOLARINI DOLDUR
Öncelikle hep bildiğimiz bol su içmek, öğlen güneşe çıkmamak, güneş koruyucu sürmek gibi genel doğrular başta geliyor. Fakat son yıllarda bunlar da tartışmaya açıldı. Örneğin güneşten aşırı kaçınmak ve çok yüksek faktörlü koruyucuları fazla sürmek, kışın D vitamini eksikliğine sebep olabiliyor. Son zamanlardaki görüş şu; biraz güneşlenin. Ama biraz… Özellikle kapalı bir hanımefendiyseniz, avm ve rezidanslarda çok vakit geçiriyorsanız, ultraviyole cama sahip arabalar kullanıyorsanız daha fazla D vitamini eksikliği görülebilir. Bu sebeple yazın güneşten çok kaçınmayın. Hassasiyetleriniz doğrultusunda rahat edebileceğiniz ortamlarda, 15-20 dakika kadar saat 10:30 veya 17:30 civarında güneşlenebilirsiniz. Camdan geçen güneş ışınlarını buna dahil etmiyoruz. D vitamini, en son güneşlenmenizden sonra iki buçuk ay kadar size yetecektir.
D vitamini eksikliği sık hastalanma, meme kanseri riski, kemik erimesi, göbek ve elde yağlanma, depresyon, bağışıklık sisteminin çökmesi gibi pek çok soruna yol açabilir. O nedenle saat ve kullandığınız güneş koruyucu dahil dediklerim doğrultusunda güneşlenmenizi tavsiye ediyorum.
BOL BOL MOR MEYVE TÜKETİN
Yaz mevsimi, sebze ve meyvenin en bol olduğu zaman. Hiçbir sebze ve meyve tesadüfen bu dönemde yaratılmamış. İçindeki şeker oranlarına dikkat ederek kavun, karpuz, üzüm, incir, taze elma, erik, şeftali, kayısı yenilebilir. Özellikle mor meyveler de tüketilmeli. Yazın vişne, karadut, sonbahara doğru nar, siyah üzüm yemeye gayret edin.
Semizotu da yazın şans verilmesi gerekenlerden. İçerisinde omega 3, büyük oranda su ve taze C vitamini var. Hem zayıflamaya, toksin atmaya hem de yazın hafif beslenmeye yardımcı oluyor. Yazın tüketilmesini önerdiğim baharatlar ise safran, kişniş, sumak, zerdeçal, nane, dereotu, limon…
EGZERSİZ İÇİN EN UYGUN MEVSİM
Egzersizi yazın yapmayan kışın kas kaybını, göbek ve belde yağlanmayı, daha deforme bir vücuda sahip olmayı kabulleniyor demektir. Çünkü yazın egzersizi, sonra duş alıp giyinmesi daha kolaydır. Günler de oldukça uzun. Eğer yazın sabah-akşam o aydınlıkta, iki dakikada duş alıp hemen giyinebilme rahatlığında egzersiz yapamıyorsanız, kışın hiç yapamazsınız. Yazın da kilonuzun üzerine 2-2,5 kilo daha yağ eklemiş olursunuz. Mazaret yok, yaz mevsimi egzersiz için çok ideal bir dönem. Önemli olan da kasları korumak. Çünkü en uzun orucun tutulduğu bir Ramazan’dan çıktık. Dolayısıyla biraz kas kaybı ve yağlanma olmuş olabilir. Yüzme, plates, açık havada yürüyüş gibi sporlar hem yağ yakmak hem ruhunuzu iyileştirmek hem de kas korumak için birebirdir. Kas gücünüzü artırmak, bedeni şekillendirmek için ise hafif direnç egzersizleri; yani aletli jimlastik, aletli plates veya ağırlıkla yapılan egzersizler de kasları artırmak, kemik ve eklemleri güçlendirmek, vücudun şekillenmesi ve sıkılaşması için oldukça önemlidir.
Kışın vitamin, mineral gibi çok destek gerekiyor fakat yazın sıcağında ben hastalarımı dinlendirme taraftarıyım. Mesela omega 3 yaz sıcaklarında ağır gelebilir, C vitamini ise zaten bol bol yediklerimizden alınabiliyor. Yazın güneşlenin, temiz havada vakit geçirin, mevsimin taze sebze ve meyvelerinden tüketin; desteğe ihtiyacınız olmayacaktır. Havalar serinlediğinde, üzerinize hırka alma zamanı geldiğinde takviyelere başlanabilir.
Yazın bahçelerde, balkonlarda akşam keyifleri yapılırken geç saatlerde aşırı yağlı ve ağır yemekler yenilebiliyor. Açık havada muhabbetle birlikte farkına varmadan yedikçe, kilo almanız kaçınılmaz olur. Yazın tuzsuz kabak çekirdeği, sarı leblebi, az şekerli taze meyveler akşamlarınıza eşlik edebilir. Şekerli, asitli içeceklerden uzak durmak gerekiyor. Onlar yerine tarifini verdiğim buzlu çaylardan yapıp tüketebilirsiniz. Maden suyu içmek de çok önemlidir. Yazın terle birlikte kaybedilen suyun yanı sıra iyon ve minerali de geri almamız lazım. Bir de alkolsüz malt içecekler var. Bunlar besleyici, yararlı içeceklerdir. Mesela hamilelere sütün artması için önerilebilir. Eczanelerde, birçok yerlerde satılır. Ben soğuk bir şeyler içme ihtiyacımı ya buzlu çayla ya maden suyu ile ya da malt içecekler ile gideririm.
YOĞURTLU-CEVİZLİ SEMİZOTU SALATASI
1 bağ semizotunu soğuk su ile çok iyi yıkayın. Semizotu bayağı kumlu bir sebzedir. Suda tekrar tekrar yıkayıp süzün. Yaklaşık yarım kilo kadar taze, doğal yoğurt üzerine elle ya da tahta bıçakla doğranmış semizotlarını ekleyin. En son da iri kıyılmış cevizlerle salatanızı servis edebilirsiniz Yeşilliklere metal değdirmenin pek doğru olmadığını da dip not olarak belirteyim.
SERİNLETEN VE ZAYIFLATAN BUZLU ÇAY
1,5 litre suyun içerisine tam kaynadığı sırada iki tatlı kaşığı yasemin, iki tatlı kaşığı yeşil çay, iki tatlı kaşığı hibiskus, 4-5 adet taze zencefil, 5-6 adet tane karanfil, 2 tane kabuk tarçın atın. 30 saniye kadar fokurdadıktan sonra hemen ocağın altını kapatıp 4-5 dakika kadar demlenmeye bırakın. Sonrasında süzüp soğuduktan sonra içerisine iki yemek kaşığı bal ve yarım limonun suyunu sıkın. Dolapta soğuk olarak muhafaza edin. Gün boyunca buz, bir dilim limon, 3-4 yaprak taze nane ve aroma katmak için yaz meyvelerinden biri ile servis ederek bu suyu için. İsterseniz içerisine yarım tatlı kaşığı İngiliz karbonatı da koyarak alkali zayıflatan ve serinleten sağlıklı buzlu çay elde edebilirsiniz.
KABAK VE MADEN SUYU İLE CACIK TARİFİ
Bu, yazın enerji almak ve yoğurdu daha iyi hazmetmek için değişik bir cacık tarifidir. Salatalık yerine yazın taze, sulu kabakları kullanın. Kabakları iri kıyım rende ya da ince ince doğrayın, sonra bildiğimiz gibi yoğurt ve su yerine de maden suyu ile karıştırın. Servis ederken de üzerine soğuk sızma zeytinyağı, birazcık sumak ve bol taze nane kullanabilirsiniz. Enerji vermesinin yanı sıra bu tarif cildi güzelleştirir, kemikleri güçlendirir, midenize de dokunmaz.
Dr. Ender Saraç