Markaların İlkbahar/Yaz ve Sonbahar/Kış koleksiyonlarını ile dünyaca ünlü moda haftalarını yakından takip ediyorsanız, muhakkak ‘Resort’ koleksiyonlarına da aşinasınızdır.
Bilmeyenler için, Mayıs ve Haziran aylarında görücüye çıkan ve ara koleksiyon niteliği taşıyan resort koleksiyonlarını moda haftalarına hazırlık aşaması olarak da anlatabiliriz. Yüksek moda tutkunlarının tatil döneminde tercih edebileceği ferah tasarımlardan oluşan bu koleksiyonlar, tasarımcılara da standart koleksiyonlarına göre daha fazla özgürlük alanı tanıyor. Koleksiyonların sunulacağı mekanların da bu özgürlükten nasibini alması ve Küba, Brezilya, Uzak Doğu vb. lokasyonların zaman zaman seçilmesi modaseverleri ayrıca tatmin ediyor.
Peki, geçtiğimiz günlerde görücüye çıkan 2019 Resort koleksiyonları bize ne anlatıyor? Gelin, yakından bakalım…
GUCCI’DE MICHELE MASALI…
Gucci’nin kendine has çizgisini özgün fikirleri ile harmanlayan ve moda dünyasını her seferinde mest eden Alessandro Michele, bu kez de şaşırtmadı. Misafirlerini Güney Fransa’da ağırlayan Gucci’de Michele’nin masalsı dünyası, farklı ve canlı renk kombinasyonlarında, ilginç aksesuar seçimlerinde, mankenlerin yüzlerindeki donuk ve ifadesiz bakışlarda kendini gösterdi. Defile sonunda piyano başında geçen Elton John ise misafilere hoş bir süpriz yaptı.
DİKKAT ÇEKEN LOUIS VUITTON KOLEKSİYONU
Küçük bir Orta Çağ kasabası olan Saint Paul de Vence’deki modern sanatlar müzesi Fondation Maeght’de resort koleksiyonunu sunan Louis Vuitton, tüm parçalarıyla beğeniyi üzerine topladı. Koleksiyonun en dikkat çeken detayları ise kaynakçı gözlüklerini andıran şeffaf cam gözlükler, kaba ve kalın tabanlarıyla kendini belli eden diz üstü çizmeler, şık aksesuarlar, şapkalar, geniş yaka ve omuz detayları ile ekru ve beyaz tasarımların çoğunlukta olması oldu.
DIOR’DA MEKSİKA RÜZGARI
Yağmur altında gerçekleşen Christian Dior defilesinin ilham noktasını, Meksikalı kadın rodeo binicileri oluşturuyor. Hatta markanın tasarımcısı Maria Grazia Chiuri’nin defile alanına özel olarak getirttiği sekiz kadın Dior kıyafetleri ve özel bir koreografi eşliğinde defilenin açılış ve kapanışını gerçekleştirdi. Elbette koleksiyondaki her bir parça da Meksika havasını en iyi şekilde yansıttı. Binici kasketlerine selam duran parçalar, krem ve kahvenin her tonundan nasibini alan şık kesimler, korseyi andıran kalın kemerlerin tamamladığı uzun elbise ve etekler, kombinleri kusursuzca tamamlayan kravatlar modaseverlerden tam not aldı.
CHANEL İLE UZAK LİMANLARA
Her defilesini şova çeviren Karl Lagerfeld, 2018 Resort koleksiyonu için Grand Palais’i, markanın unutulmaz kurucusu Gabrielle Chanel’in yazlık evinden adını alan bir gemiye çevirdi. Dekor böyle iken sergilenen tasarımlar da tabii ki marin esintili, beyaz, lacivert ve çizgili parçalardan oluşuyordu. Kırmızı detaylarla ilgiyi çekmeyi başaran tasarımcı koleksiyonunda ayrıca Chanel logosuna, denizci berelerine ve klasikleşen tüvit takımlarına da yer vermeyi ihmal etmemiş.
Gözde Nur Bayar