Çoğumuz zamanımızın büyük bir kısmını evde geçiririz. İnsanın evi kendisini yansıtır. Ve mutluluğu evindeki huzura ve düzene bağlıdır.
Peki, bunun için ne yapmalıyız?
Öncelikle en temel kural evin düzenli ve temiz olmasıdır. İşe, evde size negatif enerji veren eşyalardan arınarak başlayabilirsiniz. Evin ilk enerjisi giriş bölümünden alınır. Eve gelen misafir, önce o bölümde karşılanır ve evin bütün enerjisi misafire geçer. Bu yüzden evlerimizin giriş bölümünü karanlık ve soğuk bir ortama dönüştürmememiz gerekir. Sade ama bir o kadar da davetkâr bir giriş yapmaya özen göstermeliyiz. Aydınlatmanın önemi ile beraber, aynanın vereceği zarafet ve ışık yansımaları girişe değer katar.
Salon evin merkezidir
Salon için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Önemli olan salonda fazla eşya olması değildir. Salonun fonksiyonel ve kişiyi yansıtan detaylardan oluşmasıdır. Çünkü aile bireylerinin en fazla vakit geçirdiği yer salondur. Örneğin; salonunuzdan daha fazla zevk almak için, salonda kendi yaşantınız ve hobilerinizden oluşan köşeler olmalıdır. Bitki köşesini, fotoğrafların olduğu anı köşesini ihmal etmemelisiniz. Bu köşeler basit gibi görünse de size doğanın o güzel renk ve dokusunu görsel anlamda verirken, ruhunuzu da dinlendirir. Öte yandan fotoğraf; size acısıyla, tatlısıyla tüm yaşanmışlıkları hissettirecektir. Ve vazgeçilmez tv köşesi ise belki de en çok kullanılan alan olduğundan, evin yıpranan eşyası olarak ister istemez kanepeyi seçecektir. Bunun için önlem olarak leke tutmayan kumaş seçerken, sehpanızı da masa olabilecek şekilde seçerseniz salonunuzdan daha büyük keyif alacağınıza inanıyorum.
Keyif mekânı mutfaklar
Mutfaklarımızın zengin yemek kültürümüzü devam ettirecek şekilde çözülmüş olması, maalesef vakit sıkıntısı yaşadığımız bu zaman tünelinde keyfini çıkarmamıza imkân bırakmamakta. Bunun için haftada en azından bir gün tüm aile buluşup, yemek yapma günü tespit edip beraber olurlarsa; sanıyorum zaman içinde bu sorunun üstesinden de gelebileceklerdir. Kullanımı uzun süreli tezgâhlar ve fazla dolap seçilmesi, genelde mutfak tercihimiz olsa da kullanacağımız tabak ve eşyalara baktığımızda göreceksiniz ki; bu kadar dolap, yer kaplamaktan ve hareket alanınızı daralmaktan öteye gitmeyecektir.
Evinizi fazla eşyalardan arındırdığınızda daha yaşanılır bir mekân haline getirdiğinizi göreceksiniz. Bu yazıyı okurken eminim ki şu an evinize bakmaya başladınız bile. Çünkü herkesin farkında olmasa da evinde kullanmadığı ama düzeni bozulmasın diye ortada duran birçok eşyası vardır. İşte o eşyalar evi kalabalıklaştırmaktan başka bir işe yaramaz.
Mesela evimizde duvarlarımıza süs olsun diye değil de; her gördüğümüzde bize huzur verecek tablo veya objeleri duvara asalım. Yani sıcak bir ortam yaratmak için evin her köşesine kendimizden bir anı, bir iz bırakalım.
Ve son olarak şunu da unutmayalım ki evimiz demek, biz demek; evimiz demek, yaşadıklarımız anılarımız demek.
Şimdi son dokunuş yapma sırası artık sizde…