Anne sütü; Bebeklerimiz için yeri doldurulamaz mucizevi bir maddedir.
Anne Sütünün Yararları Nelerdir
-Anne Sütü bebeklerimizin ruh ve vücut sağlığı için en uygun besin değeridir.
-Her zaman hazır bekleyen, uygun ısıda en ekonomik ve en temiz olanıdır.
-Sindirimi en basit olan besin kaynağıdır.
-Bu özelliklerden en mucizevi olanı da her anne sütünün kendi bebekleri için en uygun özellikte olmasıdır. Prematüre doğan bebeğin anne sütü prematüre bebek için, 1 aylık ve 3 aylık olan bebeklerin anne sütü buna göre aynı özelliktedir.
-Organ ve vücut sisteminin gelişmesini düzenleyen kaynaklar olduğu için bebeğin büyüme ve gelişimi anne sütüyle birlikte artış gösterir.
-Anne sütü bebeğimizin ilk 6 ayda ihtiyacı olan protein, yağ vb. her türlü besin türünü karşılayabilecek özelliktedir. Bu sebepten ötürü D vitamini ve flor dışında ek olarak hiçbir besine gerek duyulmaz.
-Aşırı şişmanlama yani obezite olma oranı çok ama çok düşüktür.
-Anne sütü bebeklerimizde ishale yol açan mikroorganizmaları yok eder.
-Gelen ilk anne sütü bebek için aşı değerindedir.
-Anne sütü içerdiği akyuvarlar ve koruyucu maddeler sayesinde her türlü enfeksiyona karşı kalkan niteliğindedir.
-Anne sütü ile beslenen bebeklerde kansızlık oranı daha düşüktür.
-Anne sütü bebeklerimizin ileride gelişebilecek hastalıklara karşı direnç sağlar. Örneğin ; Alerjik hastalıklar, şeker hastalığı kanser vb.
-Anne sütü içen bebeklerde kabızlık, pişik ve karın ağrısı daha az oranda görünür.
-Anne sütü bebeklerimiz için en doğal sakinleştiricidir.
-Anne sütü bebeklerimizin zeka gelişimini güçlendirir.
-Anne sütü ile beslenen bebekler daha az ağlar ve daha rahat uyurlar.
-Anne sütü ani bebek ölümünü azaltır.
-Anne sütü emzirme ile anne-bebek arasındaki duygusal bağı güçlendirir.
Emzirmenin Anneye Yararları
-Erken bebek emzirmesi ile doğum sonrası kanamalar çabuk biter. Memelerde şişme veya iltihaplanma olmaz. Anne emzirme ile loğusalık dönemini daha hızlı atlatır.
-Rahmin daha kısa sürede kendine gelmesini ve normale dönmesini sağlar.
-Bebeklerini emziren annelerde meme,rahim kanserine karşı vücut direnç gösterir ve bu hastalıklara yakalanma oranı daha düşüktür.
-Doğum sonrasında kemiklerin yeniden daha fazla mineral kazanmasını sağladığı için menopoz süreci sonrasında kalça kemiğinin kırılma riskini daha çok azaltır.
Bu belirtilenler maddeler; çok küçük doğmuş ya da çok önemli bir hastalığı olan bebekler dışındakiler için geçerlidir.