Normal bir kişi, ağır bir rejim sonucu zayıfladığında, istediği an buna bir son verebilir. Pek çok kişi için aç kalmak ve sevdiği yiyeceklerden yoksun olmak zor olduğundan, sorun, rejimi bırakmak değil, sürdürmektir. Anoreksik kişi ise, bir kez aç kalmaya başladı mı, gidişi tersine döndüremez. Sanki alkolün ya da uyuşturucuların verdiğine benzer bir duygunun kurbanı olmuştur.
Anoreksiklerin beden kimyalarının da farklı olabileceği ileri sürülmüştür, ancak bu düşünce kanıtlanamamıştır.
Anoreksiya Belirtileri
Hastalığın erken anlaşılıp tedavi edilmesi çok önemlidir. Ancak kilo kaybı belirginleşip doktora başvurma zorunluluğu ortaya çıkıncaya kadar tanı koymak pek kolay değildir. Kızlarda başlıca belirtilerden biri adet kesilmesidir.
Bazen hastaların yemek yeme biçimlerinde değişiklik gözlenir. Yemek yeme olağan bir olay olmaktan çıkar: Tabaktaki yiyeceklerle oynanır, lokmalar gereksiz yere parçalara ayrılır.
Hastanın kendini kusmaya zorladığı fark edilebilir. Bunu ya zorla yedirilen yiyeceklerden kurtulmak için ya da kilo almadan yiyeceklerin tadım almak için yapar. Sonunda, beden çok az miktar yiyeceğe alışır ve fazla yemeği kaldıramaz hale gelir. Bazı hastalar, kusturucu, idrar söktürücü ilaçlar, müshil, hatta lavman kullanır ve zamanla beden kimyalarını aşırı derecede bozarak ölüm riskini arttırırlar. Uzun süre aç kalanlarda enfeksiyonlara karşı direnç düşüklüğü de olacağı açıktır.
Anoreksiya Tedavisi
Aileler, durum acil nitelik kazanmadan çok önce doktora başvurmalıdırlar. Genellikle psikiyatrik tedaviden önce, hastanın hiç olmazsa tehlikeli düzeyi atlatacak kadar kilo alması sağlanır. Bazı
araştırmacılar, psikoterapi ile açlığın yarattığı zihinsel engelin aşılarak gerçek bir iletişimin kurulabilmesi için, hastanın 41-43 kg’lık bir ağırlık eşiğini aşması gerektiğini ileri sürmektedirler.
Anoreksiyalı hastanın kilo alması için uzun süre hastanede kalması ve ilk başlarda damar yoluyla beslenmesi gerekir. Evde başarılı bir kilo artışı sağlanması, bu hastaların akıl almaz hileleri nedeniyle genellikle olanaksızdır. Hastalar her yolu deneyip yemekten kaçınacaklardır. Anne-babayı okulda yemek yediğine inandıracak, evde ise yemekleri cebine, peçetelerin arasına gizlice saklayarak yemeğini bitirmiş izlenimini bırakacaktır. Böyle hastaların tartılmadan önce ceplerine ağırlıklar doldurarak, başkalarını kilo aldığına inandırdıkları bile bilinmektedir.
Bir hastane ortamında bu tür hilelere başvurmak kolay değildir; kilo sık sık ölçülür ve hasta yatakta dinlenmek zorunda bırakılır. Erken dönemlerde bir sakinleştirici de kullanılabilir. İlaç, damar yoluyla verilecektir, çünkü ağızdan verileni çıkarma olasılığı yüksektir.
Anoreksiya Sonrası
Hasta, tehlikeli sınırdan uzaklaşacak kadar kilo aldığında, tedavinin en zor bölümü başlar. Anne-babanın hastalığın yapısını ve nedenlerini anlaması ve sorunla nasıl baş edeceklerini öğrenmeleri için aile ile de görüşülmelidir.