Büşra Ayaydın Kimdir: Oyunculuğu ve Başörtüsü

MERVE A. TOKYAY

Çok küçük yaşlardan beri ekran önündesin. Nasıl başladı her şey?
8 yaşımda annem yeteneğimi keşfediyor. Bir şekilde ajansa yazdırıyor beni ve daha sonra ajanstan geri dönülüyor. İlk işimde Kurtlar Vadisi’nde sezon Çakır’ın kızı olarak oynadım.

Bir çocuk oyuncu için oldukça büyük bir rol…
İlk işim benim için büyük bir şanstı kesinlikle. Ajansa yazıldıktan kısa bir süre sonra geri dönüyorlar, annemi arıyorlar, “Kurtlar Vadisi diye bir dizi çekiyoruz. Oktay Kaynarca ve İpek Tenolcay’ın kızı olarak kızınız çok uygun” diyorlar. Annem de biri bizimle dalga geçiyor deyip adamların suratına kapatıyor telefonu. Ondan sonra reklamları dönmeye başlıyor dizinin. Sonra annem “Aa gerçekten böyle bir dizi varmış ben ne yaptım” filan diye tekrar irtibata geçiyor. Kurtlar Vadisi ile başlayıp buraya kadar geldik.

Tüm bu süreçlerde eğitimine devam etmek zorundaydın tabi bir de değil mi?
İlkokul, ortaokul, lise hiç bir şekilde etkilemedi. Ama üniversitede olmadı. Hatta, Hatırla Sevgili zamanında, Büyükada’da hem ortaokul derslerime çalışıyorum hem oyunuma çalışıyorum. Şimdi bakınca aslında biz çocuk işçi sınıfındaydık… Adada otelde kalıyorduk. Oradan koşuştur, İstanbul’a sınava yetiş, oradan sete. Çok hareketli bir hayatım oldu. Üniversite sınavına girdim, İstanbul Üniversitesi İşletme bölümünü kazandım. Ama ancak ikinci senesine kadar idare edebildim. Tercih yapacaksın ya bu taraf ya o taraf diyor tabi okul ve iş bir yandan. E oyunculuk daha çok ağır bastı. Sonuçta severek yaptığım bir şey bu. Ve riske de atmak istemedim. Ve o ara pembe hayallerdesiniz. Pembe gözlüğü taktım ve oyunculuk daha tatlı geldi gözüme.

Pişman mısın?
Evet ama tamir edilmeyecek, onarılmayacak bir şey değil. Şu anki hayatımdan çok memnunum. Sonra zaten baktım böyle olmuyor, bir daha sınava girdim bu sefer de Açık öğretim Sosyoloji bölümünü kazandım.

ŞANSA İNANMIYORUM

Zaten oyunculuk kariyerinde de hiç boşluk yok. Sürekli bir işin içinde olmuşsun 8 yaşından beri. O nasıl oldu? Bu önemli bir başarı bence.
Başarı. Şans demeyeceğim çünkü şansa inanmıyorum. Kısmet diyeyim. Öyle şeyler yaşadım ki ben bu sektörde… Mesela bir iş geldi. Belirli sebeplerden ötürü olmadı. İki taraf da birbirine teşekkür etti. İki ay sonra aynı işte ben yer aldım. O yüzden kısmet diyorum. Oyunculuğu gerçekten çok severek yapıyorum. Bir insan işini sevmeden yaparsa o çok büyük yük oluyor omuzlarında. Bu işe başlamadan önce kesinlikle sektörde torpil var, birilerinin arkasında birileri var diye düşünürdüm ama tecrübeyle sabit, kesinlikle öyle bir şey yok. Eğer gerçekten yeteneğiniz varsa, eğitiminizi de aldıysanız bu anlamda kesinlikle hak ettiğiniz yere geliyorsunuz.

Bir de artık başörtüsü var… Nasıl bir karardı, ailenden mi etkilendin?
Hayır, kesinlikle. Annem tesettürlü değil. Kendi çekirdek ailemde tesettür yok. Çocukluktan beri hep içimde olan bir şeydi tesettür benim. Hatta dışarı çıktığım zaman normal benim yaşıtlarım hep açık kızlara bakarlar, aa ne giyinmiş ne yapmış ne kadar güzel olmuş falan ben tam tersi. Ne kadar tesettürlü varsa hepsini inceleyip hep dediğim şeydi “Allah’ım ne olursun en kısa zamanda bana da nasip et.” ve şükürler olsun nasip etti bu yaşımda. Dediğim gibi olumlu olumsuz şu anda tepkiler başladı. Aslında filmin galasından önce söylemek istemiyordum ama bir gece evde oturuyordum, karar verdim ve resimlerimi instagram’dan kaldırmaya başladım. Resimlerimi kaldırınca insanlardan, “Oyunculuğu mu bırakıyorsun? Evleniyor musun” filan gibi sorular gelmeye başladı.

Ailen nasıl karşıladı?
Benim kararıma saygı duyuyorlar. Tabi ki bir anda ‘Kapanıyorum’ dediğim zaman onlar da bir şok yaşadılar. Biliyorlardı tesettüre olan ilgimi ama bu yaşta ani bir karar verip de sonra pişman olmamdan korktular ve bunun getirebileceği psikolojik sorunlar olabilir diye ister istemez endişelendiler.

Allah pişman etmesin.
Amin şükürler olsun bir saniye bile öyle bir pişmanlık yaşamadım hatta dışarı ilk çıktığım dakika sanki ben senelerdir kapalıymışım gibi bir rahatlık vardı üstümde.

DAHA KALİTELİ BİR HAYAT

Ne zamandır tesettürlüsün?
İki ay oldu olmadı. Çok yeniyim.. Bir sürü endişem vardı tesettürle alakalı. Hele ki göz önünde bir iş yapıyorsanız, ekran önündeyseniz bu endişeler daha da büyüyor. Çünkü sıradan bir insanın endişesi  %50 ise benimkisi % 100. Hiç tanımadığım insanlar bile eleştiriyor olumlu ya da olumsuz. Tabi ki olacak, bunlara hazırlıklıyım da. Herkes istediğini düşünebilir. Bu benim kararım, benim hayatım, benim seçimim. Kesinlikle hayatımın daha kaliteli olduğuna ve olacağına inanıyorum bu şekilde. Hayırlısı olsun.

Peki oyunculukla bir arada nasıl götüreceksin? Oyunculuğu da çok seviyorum diyorsun.
Çok seviyorum gerçekten ve nefsimle büyük bir savaş verdim aslında ben. Tesettüre gireceğim dediğimde şöyle tepkiler aldım: “Bu yaşta kendine bunu yapma.” Ne yapıyorum ki ben? Kötü bir şey mi bu? Ama kimseyi dinlememek lazım kesinlikle. Hayat dünyadan ibaret değil. İki ay önce ben de açıktım. Kimseyi yargılamıyorum, sadece saygı duyulmasını istiyorum. Yeni bir projeyle görüştüm çok kısa bir süre içinde. Tesettürlü kabul ettiler. Şu an görüşmelerim devam ediyor ama sonuç ne olur bilmiyorum. Hayırlısı, dediğim gibi kısmetimizde bir şey varsa kimse engelleyemiyor bunu.

Sen sadece başını kapatmıyorsun aslında bir yerde hayatını değiştirmek durumunda kalabilirsin. Çok büyük bir risk gerçekten.
Evet aynen. Ben ekran önünde olmayı zaten çok istiyorum ve benim amacım da aslında bir şeylere vesile olabilmek. Sonuçta ekran önünde olan bir insan geniş kitlelere daha rahat bir şekilde mesaj iletebiliyor. Belki benim gibi düşünen insanlar vardır. Arafta kalmışlardır benim gibi. Nefsi mücadele savaşları vardır ve onlara bir nebze de olsa yardımcı olmak istedim.

İKİ SENEDİR NAMAZ KILIYORUM

Bu bir anda verilen bir karar mı? O süreci anlatabilir misin?
Tabi. Bir anda uyguluyorsunuz ama yaklaşık iki üç senedir yoğun bir şekilde düşünüyordum. Tamamen insanın kalbiyle, kalbinin sesiyle alakalı bir şey. Biraz da geleceği düşünerek hareket ederseniz, dünyevi değil de ahiretiniz için yatırım yapmak isterseniz daha yakın buluyorsunuz kendinizi. Bunu söylemek istemiyorum aslında ama iki senedir beş vakit namazımı kılıyorum. Namaz çok yakınlaştırıyor Allah’a gerçekten. Onun da çok büyük etkisi var.

Filmi çekerken baş örtün yoktu. Ve sonra galaya tesettürlü gittin. Yapımcın kabul etti mi kolaylıkla?
Haluk Piyes Bey sağ olsun çok destek veriyor ve yaşantımız birebir neredeyse birbirine benziyor. Namaza başlamamda da en büyük vesile Haluk Piyes’tir. Namaza başladığınız zaman zaten kimsenin demesine gerek kalmıyor. Siz birebir irtibatta olduğunuz için daha rahat oluyor verdiğiniz kararlar daha emin oluyor. Öyle gelişti.

Eleştirileri göğüsleyebilecek güçte misin şu anda sence?
Evet. Ben karakter olarak da çok sağlam bir yapıya sahibim. Sonuçta bunları göze almasam böyle bir şey yapmazdım. Galalarım bittikten sonra da kapanabilirdim ama ölümün yaşı yok. Allah benim canımı alacak ben tesettüre girmeden, bahanem de galalarımı bekliyordum mu olacak? Saygı duyulmasını istiyorum sadece ben. Bizler yüzyıllardır aynı toprakta farklı kültürlerde yaşamışız. Birbirimize saygı göstererek. Bizi birbirimize ayrıştırıp ötekileştirmeye çalışıyorlar. Olumlu ya da olumsuz bütün yorumlar, eleştiriler başımın üstüne. Kimseye de tepki göstermem, gösteremem.

Peki sence örtünmek ne demek?
Örtünmek demek sadece baş örtmek değil, ahlak örtüsü diye de bir şey var. Her başını örten insan tesettürlüyüm dememeli. Çünkü kapalılık, hal hareketlerinizle, tavrınızla, tutumunuzla da alakalı bir şey, bağlantılı bir şey. Ben de buna uygun olmaya çalışacağım. Sonuçta dediğim gibi örnek teşkil ettiğimiz için hal hareketimizle, oturup kalkmamızla, giyimimizle, her şeyimizle bir bütün olarak göründüğümüz için ben de buna dikkat ederek yaşamaya özen göstereceğim.

SADECE ALLAH RIZASI

Baş örtü takmanı iktidarla ilişkilendirip seni samimi bulmayan çok insan var. Ben ne için kapandığını nasıl ifade edersin diye sormak istiyorum sana.
Kesinlikle Allah rızası için kapandım. Kalbimin sesini tamamen dinledim ve o yüzden böyle bir yola çıktım. Vicdanım rahatsızdı. Vicdanımı rahatlatmak ve Allah’ın rızasını almak için tesettüre girdim. Ve dediğim gibi ekran önünde olduğum için bunu iyiye kullanmak istedim. Örnek teşkil ettiğim için de bir nebze de olsa insanlara bu anlamda vesile olmak istedim.

Bu kararı gala ile birlikte açıklaman da çok konuşuldu. Ben artık başörtülüyüm, oyunculuk yapamam deyip sessizce hayatına devam edemez miydin? Niçin böylesini tercih ettin?
Ben işim için açılırım da kapanırım da demiyorum ki. Bu konuda netim. Aman iş gelmeyecek, aman hayatım bambaşka yöne gidiyor gibi kaygılarım olsaydı bu yola zaten girmezdim şu yaşımda. Hayatımın %90’ı etkilendi tesettürümden. İş dünyam tamamen etkilendi. O yüzden dediğim gibi benim kaygılarım yok. Allah neyi nasip ederse onu mutlaka yaşar insan. Bekliyorum. Ama oyunculuğu bıraktım demiyorum. Bana, “Sen kesinlikle bu sene içinde patlayacaktın, niye tesettüre girdin” gibi sorular sordular. Onlara da bir şey diyemiyorum. Onlar beni kafalarına bir yere oturtmuşlar ve orada görmek istiyorlar. Tamamen sevgiyle alakalı bir şey bu. Hani bir insan karşısındaki insanı seviyorsa her şeyin en iyisini ister. Ama benim için tesettür kesinlikle hiçbir alanda engel olamaz, olmamalı.

Tesettür tamamen içe kapanmak değil tabi…
Evet aksine bence. Dediğim gibi karşı gelenler de var memnun olanlar da var. Instagram’da merak eden iki kişiye cevap verdim. Bir anda yayılmış cevabım ve o kadar güzel mesajlar atanlar var ki… Böyle destan yazmışlar. Allah tamamına erdirsin, Allah kabul etsin… Herkeste şu algı var: Nasıl sizin gibi bir insan böyle bir şeyi uygulayabilir? Ekran önündesiniz, güzelsiniz, iyi bir kariyeriniz var. Tecrübelerime bakıyorlar. Bana şey yazmış hatta bir takipçim, ‘Sizin yerinizde olmak için tesettürlü bir insan açılabilir.’ Bundan çok etkilendim.

Merve Akdoğan

İstanbul Üniversitesi Radyo TV bölümü mezunu olan Merve Akdoğan, web içerik editörüdür. Moda, Kadın, Stil, Güzellik, Seyahat/Gezi alanlarında içerikler üreten editörümüz, alanında uzman isimlerle röportajlar da yapmaktadır.

Henüz Yorum Yok

Bir Cevap bırakın

frg yazılım