Bir kadın için giyim kuşamı ve cildi ne kadar önemliyse saçları da bir o kadar önemlidir. Reklamlarda görülen canlı, parlak ve güçlü saçlara sahip olmak ise her zaman mümkün olamayabiliyor. Genetik ve çevresel birçok neden, saçların yıpranmasına, dökülmesine ve cansız kalmasına sebebiyet veriyor. Bir de başörtülü kadınların, saçlarının çok sık hava almamasından kaynaklı yaşadığı problemler var. Gün içerisinde mümkün olduğunca saçlara nefes aldırmak, buna yönelik özel şampuan ve bakım kremleri uygulamak bir nebze de olsa rahatlık vadediyor. Peki, başka neler yapılabilir? Konuyu uzman isimlere sorduk…
Doğal ve kaliteli ürünler kullanmalı
Mevsimsel geçiş dönemlerinde tüm vücudumuz olduğu gibi saçlarımız da ısı farklılıklarından, nem oranlarındaki dengesizliklerden, rüzgardan, soğukların bir yan etkisi olarak yaşadığımız hava kirliliğinden etkileniyor. Bunların yanı sıra vücudumuzun mevsim geçişlerinde yaşadığı hormonal değişimler de yine saçlarımızı etkiler. Bu dönemlerde hem saç tellerimiz kuruyarak kırılabilir hem de kökler güçsüzleşip dökülmeler artabilir. Saç dökülmesinde birçok farklı var. Bunların başlıcaları metabolizmamızın güçsüz düşmesi, hatalı beslenme hatta buna bağlı olarak kilomuzda aşırı artış ve düşüşler, stres, mevsimsel faktörler; saç derisinde kan dolaşımının azalmasına, saç köklerinin yeterince beslenememesine, gözeneklerin tıkanmasına ve dökülmesine neden olabilir. Tabii ki bu anlamda genetik sebepler de göz ardı edilmemelidir. Ayrıca sık ürün değiştirmek ve yoğun kimyasallarla üretilmiş formüller kullanmak da saç dökülmesine davetiye çıkartır. Doğal bakım ürünleri kullanmalıyız. Biz bunu daha konsantre formüllerle ve dünyanın farklı yerlerinden topladığımız kalitesi yüksek ve organik sertifikalı ham maddeler ile yapıyoruz. Aynı zamanda ürünlerimin helal sertifikası da olması büyük önem taşıyor. Başörtüsü nedeni ile hava almayan saçlar, kısa sürede yoğun yağlanma sorunu ile karşılaşıyor. Böylece beslenemeyen kökler güçsüzleşiyor, hem saçlar ışıltısını kaybediyor, inceliyor hem de zamanla dökülme gözle görülür oranda artıyor. Bunun için benim önerim Garage Organics Pure Aloe isimli %99 saflıkta, yüksek kalite organik üretim ve aloe vera bitkisinden ürettiğimiz jel ile banyo sonrası saç derisine masaj yapmak. Bu jeli saçtan arındırmanıza gerek yok. Saçınızın yağ dengesini düzenler daha uzun süre gözenekleri tıkanmadan temiz kalmasına yardımcı olur.
Garage Hair Repair Studio – Garage Organics Kurucusu
Ahmet Çoban
Vitamin ve mineral eksikliklerine dikkat!
Mevsim geçişlerine telogen effulium dediğimiz saç dökülmesi tipini sıklıkla gözleriz. Saç dökülmesine pek çok şey sebep olabilir. Hormonal bozukluklar özellikle tiroit bezinin fazla veya az çalışması saç dökülmesine sebep olur. Yine cinsiyet hormonlarındaki ufak değişiklikler bile erkek tipi denilen özellikle alnın iki yanı ve tepede dökülme şeklinde saç dökülmesine sebep olur. Beslenme değişiklikleri, sağlıksız diyetler, ani kilo kaybı, çeşitli vitamin ve mineral eksiklikleri (özellikle demir, D vitamini, biotin, çinko), stress, ameliyat ve doğum sonrası şiddetli saç dökülmesi görülebilir. Bunun için banyo öncesi argan yağıyla saçlarınıza masaj uygulayabilirsiniz. Yine mevsimsel saç dökülmelerinde saç mezoterapisi uygulayabilir, ilave olarak ağızdan bitkisel destek kapsülleri alınabilir. Başörtülü kadınlarda saç dökülmesi daha sık gözleniyor. Saçları fazla çekerek bağlamamak ve evde ya da uygun ortamlarda saçların açık olması dökülmeyi azaltacaktır. Ayrıca saç mezoterapisi ve destek tedaviler yine bu dökülmeler için önerilebilir.
Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı
Yrd. Doç. Dr. Makbule Dündar
Problemin kaynağına in!
Havanın soğuması, nem seviyesinin düşmesi, kuruması, sert rüzgarlar saçlarımızı olumsuz etkiler. Saçlar kurur, nemini, elastikiyetini kaybeder. Bu da saçlarımızın kırılıp dökülmesine ve incelmesine neden olur. Cansızlık, incelme, güçsüzlük ve saç diplerinde kepeklenme en sık karşılaştığımız saç sorunlarının başında geliyor. Normal şartlarda günde 50-100 arasında saç telimiz ömrünü doldurduğu için dökülür. Sağlıklı bir insanda 100.000 saç teli olduğu düşünülürse günlük rutinde dökülen saçlar görünümü etkilemez, bir açıklık yaratmaz. Ancak dökülmeler bunun üzerinde ise vakit kaybetmeden bir uzmana danışıp, dökülme nedenini öğrenmek gerekir.
Aslında saçlarımızı cildimizden ayrı değerlendirmemeli, bir bütün olarak düşünmeliyiz. Stresten, kadınlarda özellikle doğumdan sonra hormonal değişimlerden, hormon dengesinin değiştiği menopoz döneminde, genetik faktörlerden, bazı hastalıklardan, ağır ilaç tedavilerinden ve bilinçsizce uygulanan bazı uygulamalardan dolayı saçlarımız dökülebilir, azalabilir, sağlıksız bir hal alabilir. Bu noktada kullanılan ürünlerin içeriği çok önemli. Ayrıca protein ağırlıklı beslenmek, nitelikli karbonhidrat (yeşil yapraklı sebzeler) tüketmek saçın kalitesini etkiler. Saç dökülmesinin sebebini tespit ettikten sonra uygun yöntemle iyileştirme yoluna gidilmelidir. Saç dökülmelerinde en çok uyguladığımız, olumlu sonuçlar aldığımız yöntemler; mezoterapi ve dermapen-dermaroller, PRP’dir. Mezoterapi ve dermaroller-dermapen uygulamalarında amaç; saç köklerini beslemek, güçlendirmek için gerekli olan ve içeriğinde amino asit, mineraller, protein, büyüme faktörü, hyaluronik asit bulunan serum-kokteyllerin saç köklerine napaj (iğneleme) ya da dermapen-dermaroller yöntemleriyle saç köklerine ulaştırmak. Ancak her iki uygulama da sabırlı olmayı gerektirir, çünkü her ikisi de kür olarak uygulanır. PRP’de ise kişinin kendi kanı santifrüjle ayrıştırılır ve trombosit yönünden zengin bir serum elde edilir. Sonrasında bu elde edilen seruma özel büyüme hormonları, protein ve minerallerle zenginleştirilerek dökülen ve incelen, canlılığını yitirmiş saçların iyileştirilmesinde kullanılır. Başörtülü kadınlarımız ise fırsat buldukça saçlarını havalandırmalı. Böylece bakteri ve mantar üremesinin önüne geçilecektir. Örtünün altında sıkı bir şekilde havasız kalan saçlar ortaya çıkan ısı yüzünden saç diplerinde cilt sorunlarının oluşmasına uygun bir hal alır. Ayrıca saçları kurutmadan topluyor olmak, ıslak saç dipleri de saç dökülmelerini, saçların güçsüzleşmesini tetikleyebilir. Hanımlar, saçlarını ve saç diplerini rahatlatmak için her akşam masaj yapıp, saç diplerini havalandııp, kan dolaşımının da hızlanmasını sağlayabilirler. Saçın tipine göre kuru saçlar nemlendirici maskeleri, yağlı saçlar da fazla yağı dengeleyici maskeleri düzenli olarak uygulayabilirler.
Güzellik Uzmanı Pervin Dinçer
Haftada bir besleyici bakım yapılmalı
Güzelliğimizi ve güzel hissetmemizi etkileyen en önemli etken saçlarımızdır. Ana hatlarıyla bilinen normal, kuru ve yağlı saç cinsi herkeste farklı olsa da saçın yapısı herkeste aynıdır. Saçın beslenmesini, yumuşak olmasını ve parlaklığını sağlayan saçtaki sebum tabakasıdır. Bu tabakanın fazla çalışması saçı yağlandırırken az çalışması da kuruluğa sebep olur. Olumsuz dış etkenlerle birleştiğinde zaman içinde saç kurumaya, matlaşmaya ve kırılmaya hatta dökülmeye başlar. Zaman ayırıp haftada 1-2 gün uygulayacağınız bakım ve maskeler saçlarınızı iyileştirecek sağlıklı ve parlak görünüm kazanmasını sağlayacaktır. Saçlarınıza aşırı kimyasal işlem yapmaktan kaçınmalı, haftada bir besleyici bir bakım uygulamalısınız. Saçlarınızı enseden öne, yanlardan yukarıya doğru hergün düzenli fırçalamak kan dolaşımını artırarak saç diplerinizi besler. Parlak saçların bir sırrı da şampuandan sonra çok iyi durulamaktır, durulama suyuna ekleyeceğiniz bir kaşık elma sirkesi saçınızı kimyasal kalıntılardan temizleyecektir.
Saç Diplerinin Güçlenmesi için; 1kahve fincanı kefir, 1 kahve fincanı elma sirkesi,
2 çorba kaşığı portakal suyunu karıştırıp benmari usulü ısıtın. Saç diplerine sürüp 30 dakika bekletin…
Bitki Bilim ve Güzellik Uzmanı Suna Dumankaya