Ebeveynler, çocuklarını korona salgınından korumak için çokça önlem aldı. Çocukları bekleyen tehlikeler arasında sadece korona değil yaz hastalıkları ve kazalar da mevcut. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ercan Tutak, çocuklarda görülen yaz hastalıkları ve bu dönemde sık yaşanan kazalar hakkında bilgi verdi.
AĞIZDA KURULUK VE HALSİZLİK GÜNEŞ ÇARPMASINI İŞARET EDER
Tatilde çocuklar vakitlerinin önemli bir kısmını dışarıda geçirmektedir. Kimi zaman park kimi zaman da deniz kenarında ya da havuzda geçirilen bu sürenin ne kadar ve hangi saat aralığında olduğuna dikkat edilmelidir. Güneşin tam tepede olduğu ve yeryüzüne ışınların dik olarak geldiği öğle saatleri, güneş çarpması için en riskli zaman dilimidir. Özellikle bu saatlerde oyuna dalıp uzun süre güneşte kalınması sıvı kaybına neden olabilir. Güneş çarpmasından şüpheleniliyorsa bu belirtilere dikkat edilmelidir:
- Ağızda kuruluk
- Halsizlik, bitkinlik, yorgunluk
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- İleri evrelerde bayılma, şuur kaybı
GÜNEŞ ÇARPMASI VARSA SIVI TÜKETİMİ YAPILMALI
Riskin en fazla olduğu öğle saatlerinde evde kalmak ya da gölgede zaman geçirmek güneş çarpmasına karşı alınabilecek en önemli önlemlerdir. Ancak belirtileri gösteren çocuklar varsa hemen serin bir yerde istirahat etmesi sağlanmalıdır. Çocuklar, az az ve sık sık beslenmelidir. Sıvı tüketimi artırılmalı ve baş ağrısını ifade edebilen çocuklara parasetamol içerikli ağrı kesiciler verilmelidir. Ayrıca ılık suyla duş almak da faydalı olacaktır.
HİJYENİK OLMAYAN GIDALAR SİNDİRİM SİSTEMİNİ BOZAR
Yaz aylarında su tüketiminin fazla olması nedeniyle midenin asit içeriği biraz seyrelir. Ağızdan iyi yıkanmamış yiyeceklerle alınan mikroplar da kolaylıkla bağırsaklara geçer. Bu durum bağırsaklarda çok sayıda mikrop oluşmasına neden olur ve bağırsak hareketlerini artırarak ishal ya da kusmaya yol açar. Alınan mikrobun türüne göre bazen kanlı ishal ve ateş de olabilir. Bu durumda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Hafif ishal tabloları evde tedavi edilebilir.
İSHALE ŞEKER, TUZ VE KARBONAT KARIŞIMI İYİ GELİR
Her türlü ishalde kaybedilen sıvı miktarı mutlaka yerine konulmalıdır. Bu süreçte bol su tüketimine dikkat edilmelidir. Bunun dışında şeker, tuz, karbonat ve su karışımı da doktora danışılarak hazırlanabilir. Kan içermeyen ishalin tedavisinde ağızdan azar azar, sık su alımı önemlidir. Kusma durumunda kaybedilen sıvı yerine damardan konulmaktadır. Bu nedenle doktora başvurulmalıdır. İshal durumunda ayrıca meyve suyu ve asitli içeceklerden uzak durulmalıdır.
PİKNİK ALANLARINDA KENE RİSKİ FAZLA
Yaz aylarında kene tehlikesine karşı önlem alınması çok önemlidir. Özellikle piknik alanlarında geçirilen bir hafta sonunun ardından cilde siyah bir noktanın yapıştığı görülüyorsa mutlaka doktora gidilmelidir. Cilde baş kısmını gömen kene buradan emdiği kanla beslenerek giderek büyür. Kene ısırmasında en korkulan hastalık “Kırım Kongo Kanamalı” ateş hastalığıdır. Ancak her kene bu mikrobu taşımaz. Türkiye’de özellikle iç Anadolu ve Karadeniz’in iç kısımları Tokat yöresi hastalık taşıyan kenelerin yaşadıkları bölgelerdir.
KENENİN ÇIKARILMASI İÇİN MUTLAKA SAĞLIK MERKEZİNE GİDİLMELİ
Kene vücutta görüldüğünde bir sağlık merkezine başvurulmalıdır. Bu konuda tecrübeli bir uzman tarafından kenenin çıkarılması önemlidir. Ayrıca kan sayımı yapılarak; ateş, ishal, halsizlik gibi herhangi bir belirti varsa değerlendirilmelidir. Akrep, yılan sokması artık pek sık karşılaşılan durumlar olmasa da, zehirli olup olmadığının ayırt edilmesi açısından doktora gidilmelidir.
KIYAFETLERİNİZE LEYLAK YAĞI İÇEREN SOLÜSYONLAR SÜRÜN
Karınca, pire, tahtakurusu, sivrisinek sokma ve ısırmalarında ise önceden önlem alınmalıdır. Özellikle bu tür haşeratın bol olduğu bir yere gidilecekse kovucu olarak leylak yağı eczanelerden temin edilebilir. Bu yağ mümkünse dışarı çıkılmadan önce çocukların elbiselerine sürülmelidir. Alınan tedbire rağmen ısırılma gerçekleştiyse antihistaminik adı verilen kaşıntı önleyici bir şurup ve lokal sürülecek bir kaşıntı giderici merhem çocuğu rahatlatacaktır.
ÇARPMALARA BUZLA MÜDAHALE EDİN
Çocukların en sık düşme ve çarpmaya maruz kaldıkları ikinci dönem, emekleme ve özelikle de yeni yürümeye başladıkları süreçtir. Ev ortamı yeni yeni emekleyen ve yürümeye başlayan çocuğa göre ayarlanmalı, alçakta yer alan elektrik prizleri çocuk kilitleri ile kapatılmalı, etrafta yer alan sivri- kesici eşyalar ortadan kaldırılmalıdır. Ufak tefek çarpmalar sonucunda oluşan morluklar için buz uygulaması cilt altı kanamanın toplanmasını ve yayılmamasını sağlar, ağrıyı alır. Kanamalı bir yara varsa üzerine bir tampon koyup doktora başvurmalıdır.
HAVUZ YERİNE DENİZ TERCİH EDİLMELİ
Çocukların havuza girmesi özellikle son dönemlerde koronavirüs tehlikesi nedeniyle önerilmeyebilmektedir. Buna karşın temizliğinden emin olunan denizler tercih edilebilir.
Ancak suya girilen saatlere ve denizde geçirilen süreye dikkat edilmelidir. Güneş ışınlarının dik geldiği vakitlerde denize gidilmemeli, dışarı çıkılmadan en az 15 dakika önce önce çocuklar için uygun olun güneş koruyucular cilde sürülmeli ve denize her girip çıkıldığında yenilenmelidir. Ayrıca şapka ve gözlük gibi fiziksel koruyuculardan da destek alınmalıdır.
TATİLE ÇIKMADAN İLK YARDIM ÇANTANIZI MUTLAKA HAZIRLAYIN
Tatilde hem çocuğunuzun keyfinin kaçmaması hem de oluşabilecek her türlü kaza ya da hastalığa karşı önceden önlem alınmasında fayda vardır. Bunun için tatile özel bir ilkyardım çantası hazırlanabilir. Bu çantada özellikle şunlar olmalıdır:
- Güneş yanıklarından korumak için yüksek koruyucu faktör içeren bir güneş kremi.
- Ateşli bir hastalığa karşı parasetamol içeren bir ateş düşürücü şurup ve fitil.
- Böcek sinek sokmalarına karşı sinek kovucu solüsyon, antihistaminik.
- Mide–bağırsak enfeksiyonlarına karşı kusma giderici bir fitil.
- İshal durumunda koruyucu prebiyotik içeren bir toz veya damla.
- Bazı travmalarda bölgenin üzerine konulması için buz paketi.
- Açık ve kanamalı yaralarda doktora gidene kadar kullanılabilecek steril gazlı bez.