Cildini daha nemli, daha sıkı ve ışıltılı görmek kim istemez ki ? İçeriden dışarıya ışıltılı bir cilde nasıl sahip olup gençliğimizin süresini uzatabileceğimiz antiaging uygulaması olan H100 aşısını, Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gökhan Haytoğlu anlattı.
Otuzlu yaşlar sonrası hyaluronik asit’in düzeyinin azalmaya başlaması sonucu deri elastikiyeti azalır . Bu durum kırışıklık ve sarkmaların ortaya çıkmasının en önemli nedenlerden biridir. Ciltteki hyaluronik asit miktarını arttırmak H100 aşısının temel amacıdır. İçeriğindeki hyaluronik asit iki ayrı yapılandırmaya sahiptir. Hem cilde volum veren çapraz bağlı hyaluronik asit hemde cilde su ve nem veren saf hyaluronik asit formu mevcuttur. Bu sayede cildi doğal şekilde nemlendirir.
İLK AŞIDAN İTİBAREN ETKİSİ FARKEDİLİYOR!
H100 aşısı, enjeksiyon işleminin gerçekleştirileceği bölgeye yapılan lokal anestezi sonrasında, cildin altına çok ince iğneler ile uygulanarak 15 – 20 dakika gibi bir sürede gerçekleştiriliyor.Yüz, boyun, dekolte ve el sırtları başta olmak üzere kırışıklıkların ve sarkmaların olduğu alanlar ve cilt dokusunun gevşemeye başladığı noktalara uygulanıyor
H100 aşısı formunun etkisi, özellikle hacim ve yüzün yukarıya doğru yapılanması hemen ortaya çıkıyor. Parlaklık ve canlılık 7 gün içinde başlar ve aylar içinde artarak devam ediyor.
H100 aşısı ile cildin kalitesi artıyor, yüzeysel kırışıklıklar azalıyor, yeni kırışıklıkların oluşumunun önünü geçiliyor, cilt lekeleri azalıyor, sigara ve olumsuz yaşam koşullarıyla oluşan solgun ve yıpranmış cilt yenileniyor.
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gökhan Haytoğlu