Bireyi düşünmeye iten, ufuk açıcı kıyafetleri insanlara sunan ve bu kıyafetlerin neden önemli olduğuna vurgu yapan sergi; 18. yüzyıldan günümüze kadar gelen 60 parça kıyafetten oluşuyor. Bunların arasında, Balenciaga’nın 1967 koleksiyonundaki etek ucu yerleri süpüren yeşil ipekten elbise de bulunuyor. Serginin asistan küratörlerinden Jessica Regan, bu elbiseyi Cristóbal Balenciaga’nın en iyi tasarımlarından biri olarak görüyor çünkü bu elbiseye bakılarak ünlü couturecünün kumaşlardan ve malzemelerden ne denli iyi anladığı görülebiliyor.
Bunun dışında sergide Zandra Rhodes tasarımı olan yırtılmış elbise, Gianni Versace’nin çengelli iğnelerden oluşan 1994 tasarımı elbisesinin sergi için en baştan yapılmış versiyonu da bulunuyor.
Regan, “Moda, hep geçiciliğine dair eleştiriler almıştır. Değişime çok açık olması, aslında zamanın ruhuna hemen ayak uydurabilmesinden kaynaklanıyor. Moda, sosyal, kültürel ve politik gelişmeleri parlak bir şekilde yansıtabiliyor ve elbette değişen güzellik standartlarını da.” diyor.
Ayrıca sergide birbirine zıt düşen tasarımlar kasıtlı olarak yan yana yerleştirilmiş. Örneğin son zamanlara ait tasarımlarla 18. yüzyıl tasarımları bir arada sergileniyor. Böylece bir yüzyılın elbisesinin diğer yüzyılın elbisesine nasıl evrildiğini göstermek ve bu elbiselerin çağdaş tasarımlara nasıl ilham verdiğini gözler önüne sermek amaçlanıyor.
“Masterworks: Unpacking Fashion” sergisi, Met Müzesi’ndeki Kostüm Enstitüsü’nde 5 Şubat 2017 tarihine kadar gezilebilir.