Şöyle durup baktığımızda biz insanların isteklerinin çoğu ortak ve biz etrafımıza bakıp başkaları benim istediğim şeyleri yapabildiğini görüyoruz. Onlar yapabiliyor çünkü onlar benden farklı, benden iyi, benden güçlü diye mi? Hayır. Sebepler bu değil, etrafımızdakilerin başarıya ulaşabildikleri yerde bizim yerimizde saymamızın tek bir sebebi var; ”benim kendime koyduğum sınır!” İşte NLP’nin bu tekniği bize diyor ki “Her kim bir işi başarabiliyorsa, bizler de o kişiden hedefimize dair bir şeyler öğrenebiliriz.”
Bu süreçte en önemli şey, hedefimizi net ve doğru şekilde belirleyip aynı şekilde hedefimize uygun kişiyi de doğru şekilde bulduktan sonra modelimizin “yaptıklarından” olduğu kadar “yapmadıklarından da” deneyim çıkarmamız gereklidir.
Mesela, arkadaşınız size bir akşam yemeğinde makarna ikram etti çok beğendiniz ve tarifini istediniz. Tarifi videoyla atan arkadaşınızın makarna yapışını izlerken bir yandan sizde yapmaya başladınız, sonuca ulaştınız ve makarnanız hazır. Tadına baktınız ama hayır arkadaşınızınki gibi lezzetli olmamıştı. Ama nasıl olur birebir ne yaptıysa yaptınız… Arayıp arkadaşınıza sorduğunuzda yapmadığı bir şeyi öğrendiniz. Arkadaşınız, makarnanın haşlanırkenki tüm suyunu dökmemiştir. Bu örnek gibi; birini modellerken hep gözden kaçanlardır modelin yapmadıkları, vazgeçtikleri, feda ettikleri… Sakın onları siz göz ardı etmeyin.
Hepimizin ortak hedefidir mutlu ve başarılı olmak. Bazılarımız başarıya özgüveni ve diğer baskın içsel güçlü yönleriyle içlerinden gelenle ulaşabilirler, bazılarımız ise tarihte olan, geçmişimizde olan aynı hedef ve konu üzerinde başarı elde etmiş insanların hikâyelerini araştırır, analiz eder, strateji basamaklarını çıkartır ve modelleyerek başarıyı yakalarlar. Model almak taklit etmek gibi anlaşılır, bununla birlikte model almak başka bir kişinin tecrübelerinden kendine deneyim çıkartmak, fayda sağlamaktır.
Düşünsenize yolda yürüyorsunuz hedefiniz durağa varmak; önünüzde de bir adam yürüyor aynı hedefe doğru, bir taşa takılıp sendeledi ve siz gördünüz, böylece taşa takılmadan geçtiniz. Eğer ki önünüzden ilerleyen adamın sendelediğini görmeseydiniz, siz de takılabilirdiniz. İşte sizden önde olan birinin izlerini takip etmek, bizlere hedefimize doğru ilerlerken “temkin, tedbir” imkânı sağlayacaktır.
Zaten hayattaki her şeyin birebir her birimizin başına da gelmesi ve öyle deneyimlemek tek yol olsaydı, bayağı sancılı biz süreç olurdu. Sonuç olarak insanlar başarılı insanların geçmiş hikâyelerinden, tecrübe ve deneyim elde edip kendi hedeflerine doğru daha net, daha sağlam, daha temkinli yol alabilirler.
YAŞAM KOÇU AYŞE GÜLER USTA