Öncelikle özgüven nedir diye tanımlayalım. Özgüven; insanın kendi hayatının sorumluluğunu üstüne alması, hayatıyla ilgili kararları gerçekleştirmek ve bunun arkasında durabilmek, kendini sevmek, kendine saygı duymak, yapabileceğine inanmak, güvenmek, kendini yeterli görmektir. İşte bunların yokluğuna özgüven eksikliği deniliyor.
Özgüven eksikliği, bizler farkında olmadan yetişme evresinde aile ve okul gibi çevresel faktörlerden, yanlış düşünce kalıplarını bilinçaltımızda kodlamamız. Bize bu farkında olmadan kodlanan kalıplar, hayatın her alanında zorluk çıkartabilir.
Hepimiz kendi hayat öykümüzde birçok zor durumla karşılaşmışızdır. Çoğu zaman karar vermek ve harekete geçmek için dış referanslardan yardım beklemişizdir. Bir zorlukla karşılaştığımızda önemli olan o güç ihtiyacını tamamen içimizde hissetmektir. Elbette her birimiz hayatımızda başarılar elde etmişizdir ve inanın ki bunların hiçbiri tesadüfen değildir. Elde ettiğimiz her ufak başarı, daha birçok başarıyı hayatımıza sokabileceğimize dair bir işarettir.
Özgüvene bir açıdan da “harekete geçme gücü” diyebiliriz. Bir hedefimize karar verip harekete geçerken ki kararlılığımızdır mesele. Özgüven için insanın kendisini sevmesi, sayması, kendisine güvenmesi, inanması en önemli unsurlardır. Bunlarla birlikte bence daha da önemlisi kişinin kendisinde “pozitif olma” duygusunun yoğun olmasıdır. Kendinizle yahut dışarısıyla ilgili ne kadar çok negatif düşünceniz varsa orayı o kadar tamir etmelisiniz.
Kendimizi en çok alıştırmamız gereken şey ise “başarısız olmak, hata yapmak” biz insanların en doğal, en olası hakkıdır kısmı. Bunu korkmadan, çekinmeden kabul etmeliyiz; başarısızlıklar sonucu kendimize olumsuz ifadeler kullanmamızın bize bir faydası yok aksine zararı var.
Bırakın çevreden bizim kontrolümüz dışında bize söylenen “sen yapamazsın, sen anlamazsın, sen beceremezsin” kodlarını. Üstüne biz de yetmezmiş gibi kendimize “benden adam olmaz, zaten yapabilsem müdür olurum” gibi ifadeleri yakıştırarak özgüvenimizi zedeliyoruz.
Bu sebepten ister dış referans ile ister iç referans ile bozduğumuz özgüvenimizi, tüm sorumluluğu üstümüze alıp biz kendimiz yeniden inşa etmeliyiz…