Artık hepimiz otuz yaşından sonra cildimizi desteklenmemiz gerektiğini biliyoruz. Çünkü cildimizin genç, canlı görünmesini sağlayan otuz yaşından sonra her yıl %1 oranında kolajen hızla azalmaya başladığını ve buna bağlı kayıpların görünmeye başladığını hem deneyimliyoruz hem de özellikle uzmanlığı güzellik estetik olan doktorların makalelerinden, açıklamalarından okuyoruz. Medikal Estetik Doktoru Pınar Yozgatlı Karagülle, farklı yaş dilimlerinde cildi desteklemek için neler yapılabileceğini Aysha için yazdı.
“Cildin durumunu ne belirler diye sorsam? Herkes aşağı yukarı aynı cevabı verir. Cildin durumunu yaş, cilt tipi, beslenme ve yaşam alışkanlıkları, genetik miras, sağlık durumu belirler… Ve her kadının, her cildin ihtiyaçları farklı olduğu gibi farklı yaş gruplarının da cildi desteklemek, canlandırmak ve tazelemek için farklı, daha kapsamlı uygulamalara, müdahalelere ihtiyacı olabilir. Bana gelen danışanlarımın ihtiyaçlarını dinler, onlarla konuşur, yaşam tarzı, konumunu göz önünde bulundurur, buna göre bir uygulama içeriği hazırlarım ve eğer danışanım kendisine uymayacak bir uygulama istiyorsa bunun ona uymayacağına ikna etmeye çalışırım. Benim için aslolan, kadını yaşının iyisi olarak göstermektir ve asla otuzunda bir kadını ellisinde gibi göstermek ya da ellisinde bir kadını aşırı müdahalelerle otuzunda göstermek değildir. Ve yaş gruplarına göre neler yapılması gerektiğini anlatmaya başlamadan önce son bir noktaya da değinmek isterim. Kimi kadınlar biz doktorlardan mucizeler bekliyor. Yapılan uygulamalardan etkin sonuç almak için uygulamaların zamanı geldiğinde tekrarlanması ve evde de doğru ürünlerle desteklenmesi gerekir.”
Bu bilgiler ışığında her yaş grubunun ihtiyaçlarına uygun bakım ve uygulama önerilerini ışık tutalım.
30’LU YAŞLAR
Otuzlu yaşlarda genelde cilt hala gerginliğini, sıkılığını ve canlılığını korumaya devam eder. Ancak kişiden kişiye de çevresel faktörler, serbest radikaller, genetik yatkınlık ve kişinin yaşantısına bağlı olarak özellikle otuzlu yaşların ortasına doğru göz çevresinde görülmeye başlanan kaz ayağı çizgilerinin botoks uygulamalarına başlanabilir. Mevsim geçişlerinde cildin ihtiyaçlarına uygun olarak vitamin enjeksiyonları ile cildi içten desteklemek, gerektiği takdirde dermarolller- dermapen, mezoterapi uygulamaları otuzlu yaşlardaki danışanlarıma öneririm. Kontrollü hücre hasarı oluşturarak kolajen üretimini arttırmak, cildi canlandırır ve tazeler. Bunun yanı sıra aylık nem bakımları, cilt bakımları da daha canlı, sıkı bir cilt için ihmal edilmemelidir. Yine bu yaş gurubunda gerektiği takdirde radyofrekans, altın iğne uygulamaları ile danışanın leke, akne skarı sorunları varsa bunlar da iyileştirilir.
40’LI YAŞLAR
Kırklı yaşlarda cilt yerçekiminden daha fazla etkilenmeye başlar ve kolajen kaybından dolayı yüz ovalinde sarkmalar, doku kayıpları gözle görülmeye başlanır. Eğer yazın güneşten ve güneşlenmekten vazgeçemiyorsanız lekeler derinleşir ve kadınlarda biyolojik olarak etkileri görülmeye başlanan menopozun hormonal etkilerinden dolayı cildin yapısında değişikler oluşmaya başlar. Bu yaş gurubundaki danışanlarıma önerdiğim uygulamalar, yine dermaroller-dermapen, mezoterapi, radyofrekans, altın iğne uygulamaları. Leke protokolleri, yüz ovalindeki sarkmaları, doku kayıplarını onarmak için hyaluronik asit bazlı dolgular ve ince çizgiler derinleşmeye başladığı için botoks muhakkak öneriyorum. Karbon peeling, fraksiyonel lazer cildi tazelemek, yenilemek için cildin durumuna kırklı yaşlarda cilde uygulanabilir. Cihazlı uygulamaları da cildin iyileşmesi süresini hızlandırmak ve kolajen sentezini arttırmak için vitamin enjeksiyonları, somon dna aşıları ile desteklenir. Ve yine cilt bakımları ihmal edilmemeli.
50’Lİ YAŞLAR
Eğer kadın bu yaş gurubuna kadar cildine gerekli yatırımı yapmadıysa ciltte yaşlanmanın izleri artık gözle görülür hale gelir ve ne yazık ki cildin artık daha radikal müdahalelere ihtiyaç duyabilir. Ancak eğer iyi öğrenciyseniz, cildinize ve kendinize iyi baktıysanız kırklı yaşlarda uyguladığımız protokollere devam eder ve ciltte lifting etkisi yaratacak ip askı uygulamasını protokole ekleyebiliriz. Ellili yaşlarda odaklanmış ultrason sistemleri, radyofrekans uygulamalarını vitamin enjeksiyonları ile kombinleyip uygulamak daha canlı bir cilt görünümü sağlanmasında faydalı olacaktır. Ellili yaşlarda sadece yüz, boyun ve dekolte bölgeleri dışında ellerimize de uygulanacak protokolleri eklenmesini öneririm.
Pınar Yozgatlı Karagülle