Ramazan’da birinci kural ‘’edepli’’ beslenmek ve sakinlik… Çünkü akşam ezanı okunduktan sonra kontrolü kaybediyoruz. Bu, Ramazan’ın manasının ne olduğunu bilmemek, idrak etmemektir.
Burada benim önerim önce 1 iri hurma veya 3 küçük hurma ya da varsa zemzem ile orucu açmak. Aç bedene hurma, en sağlıklı gıdadır. İçinde magnezyum, fosfolipitler, kalsiyum, doğal şeker, lif var… Sonrasında bir bardak ılık suyu yavaş yavaş içmeli. birdenbire içilirse hemen şişirir. Devamında bir kase çorba içilmeli. Bu sebze çorbası, tarhana, domates veya posalı mercimek çorbası olabilir. Çorbadan sonra arkanıza yaslanıp bir bardak daha soğuk olmayan bir su içip ara vermelisiniz. Genelde akşam namazı kılmak için en güzel zaman aralığıdır. Bu arada geçen yaklaşık 8-9 dakikalık süreçte; içtiğiniz 2 bardak su, çorba ile sıvı ihtiyacınızın karşılanması, sindirim sisteminin sakinleşmesi ve hurma ile de bir parça kan şekerinin dengelenmesi gerçekleşiyor. Yemeğe ara veren insan sofraya tekrar sakinleşmiş bir fizyoloji ile oturuyor. Yemeğin devamında ise bir gün hayvansal protein, bir gün karbonhidrat öneriyorum. Hayvansal protein olarak kızartılmış ve aşırı yağlı olanlar değil de balık, köfte, et, hindi, yumurta gibi kaynaklara yönelmek lazım. Şimdi yaz mevsimine denk geliyor; bol limonlu ve nar ekşili, soğuk sıkma sızma zeytinyağlı semizotu, roka, tere, maydanoz, dereotu, sivri biber, domates, salatalık içeren güzel bir yaz salatası yapılmalı. Bu çok mantıklı bir iftar menüsü olur.
Bir gün de karbonhidrat menüsü tavsiye ediyorum. Fakat hızlı karbonhidratlar; beyaz pirinç, beyaz undan yapılan hamur işleri değil de bulgur, kinoa, kabuklu pirinç, çavdar ekmeği, tam buğday unundan yapılan hamur işleri tüketilebilir. Bunun yanında bazen nohut, yeşil mercimek, fasulye, barbunya, börülce gibi bakliyatlar bazen de sebze tüketilmeli. Taze fasulye, kabak, mantar sote, ıspanak kavurma gibi… Yani hayvansal proteinle karbonhidratı genelde bir gün birini, bir gün birini olacak şekilde ayırt etmeyi öneriyorum. İftarla sahur arasındaki zaman çok kısıtlı; oruçlu geçirilecek ise çok ciddi bir süre var. Bir de sıcak mevsime denk geldiği için kendi adıma normalde sabahları çok erken kalkan bir insan olmama rağmen; Ramazan’da sahura kadar uyumayıp, sabah namazını kılıp, sahurda yediklerimizi sindirdikten sonra yatıp öğleye yakın saatlere kadar uyumayı öneriyorum. Böylece gece boyu bol sıvı ve atıştırmalıklar alabiliyorsunuz. İftardan sonra mutlaka ara öğün yapmak gerekiyor. Bunun için iki şansımız var.
Birincisi gece boyu ayakta olacak olanlar için ara öğünü teravihten sonra yapmak. Bu da tabi gece yarılarını bulacak. Teravih kılmıyor olacaksanız veya o arayı uyuyarak geçirecekseniz de o zaman ara öğünü bir parça çerez, tuzlu olmamak şartıyla; badem, ceviz, Antep fıstığı, fındık ve yanına da bir parça az şekerli meyve öneriyorum. Çünkü bu arada biraz çiğ gıda ve C vitamini de almamız lazım. Taze çilek, kivi, erik, vişne, kiraz, Malta eriği gibi mevsimin az şekerli ve sulu meyveleri iyi bir alternatif olabilir. Fakat meyveleri hemen tok karnına yememek gerekiyor.
Meyve asit yapıyorsa elma kurusu ve sarı leblebi, fevkalade bir ikilidir. Sahura kadar iki şişe maden suyu içilebilir. Yazın oruç tutulduğunda terleme oluyor; suyun yanı sıra iyon ve mineral de kaybedebiliyor. Maden suyu ile bu kayıpları telafi edebiliyoruz. Onun dışında rezene çayı, iftardan sonra gazı söker. Alkali etki yapıp rahatlatır. Onun dışında yasemin çayı, mate çayı, yeşil çay, açık olmak şartıyla siyah çay ve normalde 2-3 kahve içen birisi olarak Ramazan’da bir kahve öneriyorum. Kahveyi sahurda içerseniz, sindirimi hızlandırdığı için erken acıkmanıza sebep olabilir.
SAHURDA NE YEMELİYİZ?
Sahurda birkaç seçeneğimiz var. Mesela bir yumurta, bolca lor, çökelek, suda mozeralla, taze dil peyniri gibi fazla tuzlu olmayan peynir, tatlı sivri biber, roka, maydanoz, tatlı ihtiyacını karşılaması açısından da bir tatlı kaşığı doğal, içine şeker konmamış marmelat ve bal öneriyorum. Fakat balın gerçekten kaliteli ve doğal olması gerekiyor. Ekmek olarak da köy ekmeğinden lavaş, organik tam çavdar, dinkel ekmeği, siyez buğday ekmeği seçeneklerinden bir parça yenilebilir. Sahur için ikinci alternatif ise bolca manda yoğurduna düşük karbonhidratlı proteinli müsli, yulaf ezmesi, bol tarçın, üzerine ceviz, fındık veya Antep fıstığı kullanabilirsiniz. Artı olarak biraz sulandıracak kadar nar suyu, karadut suyu gibi az şekerli bir şeyin suyunu dökebilirsiniz. Bunun yanında da bir parça ıspanaklı, sebzeli börek ve bir kupa da rezene çayı öneririm. Uykunuzu bozmayacak, rahatlatan çaylar içmelisiniz; yasemin, papatya çayı gibi… Sahur için üçüncü şıkkımız ve benim en rahat ettiğim ise bakliyat menüm. Kocaman bir kase yeşil mercimek, yanına biraz bulgur pilavı veya
biraz çavdar ekmeği ya da kabuklu pirinç yeterli olacaktır. Yeşil mercimekte demir, B vitamini var. Bağırsakları çalıştırıyor, kabızlığı önlüyor, kan şekerini yükseltmiyor ve tok tutuyor. Yani haftada 1-2 kere sahurda yeşil mercimek veya başka bir bakliyat yiyebilirsiniz. Ramazan işkence ayı değildir, börek de yiyelim. Çok az bir yufka ve bol sebze börekleri tüketebilirsiniz.
RAMAZAN’IN FAVORİ BAHARATI: NANE
Ramazan’da acı tüketmek katiyen akıl karı değil. Sahurda özellikle kesinlikle tüketmeyin. Çok susarsınız. Acıyı çok seviyor dayanamıyorsanız da iftarda az tüketmeye çalışın. En zararsız ve yenilebilecek acı için zencefil iyi bir alternatif olabilir. Kırmızı pul biber olabilir, sivri biber olabilir. Fazla soğan ve sarımsak da önermiyorum. Teni ve nefesi kokutur. Ama acıyı çok tüketmemekte dediğim gibi fayda var. Zerdeçal alkali etki yapar, sizi korur. Kişniş tüketin, hazmettirir; enerji verir. Safran da olabilir. Fakat Ramazan’ın favori baharatı bence nanedir. Özellikle taze nane ferahlatır, harareti susuzluğu keser, çarpıntıyı önler. Mesela 4-5 sap nanenin üzerine limon sıkıp yiyin, bayağı ferahlatır. Saatlerce etkisi sürer, ağızda kokuyu önler.
ENERJİ VEREN; MEYAN KÖKÜ
Çok halsizim, tansiyonum düşüyor diyorsanız 4-5 kişi için bir litre suda öğütülmüş 4 çorba kaşığı kadar meyan kökünü kaynatabilir, 3-4 dakika demlendikten sonra süzüp içerisine bir limon suyu, taze nane ve buz koyup tüketebilirsiniz. Düşük tansiyon, halsizlik, yorgunluk gibi durumlarda Ramazan’da enerji verir.
RAMAZAN’IN GÖZDESİ DEMİRHİNDİ ŞERBETİ
Ramazan’ın gözdesi demirhindi şerbetidir. Ortalama 4 kişi için;
1 litre suda, aktarlardan satılan demirhindinin macunu veya marketlerde satılan taze meyvesi ya da kurusunu kaynatarak elde edebilirsiniz şerbeti. Bir litrelik su için ne kadar demirhindi kullanacağınız macun, meyve ya da kurusuna göre değişir. Genelde bir avuç, 1 litre su için yeterli oluyor. 10-15 dakika kaynattıktan sonra süzüp bolca taze nane ve buz attıktan sonra servis edebilirsiniz. Tatlı yerine de birazcık bal veya hurma şurubu koyabilirsiniz. Harareti keser, kan yapar, enerji verir, serinletir. Böyle güzel bir içecek varken asitli içecekler asla tüketilmemeli. Onlar önce harareti alır sonra kan şekerini fırlatır.