Nisanur Saç ve Türban Tasarım’ın tatlı sahibesi Hayrunnisa Erkoyuncu ile markalaşma süreçlerini, gelecek hedeflerini ve gelin adaylarının dikkat etmesi gereken noktaları konuştuk…
Sizi tanıyabilir miyiz? Bu alanda çalışmaya nasıl karar verdiniz?
50 yaşında, 4 çocuğu 4 torunu olan ve 30 yıldan fazladır bu sektöre emek veren bir iş kadınıyım. Çocuk yaşımda iş hayatına atıldım, on seneden fazla terzilik yaptım ve daha sonra hayatıma güzel bir tesadüf ile giren sevgili üstadım, Suna Dumankaya ile tanıştım. Uzun süre yanında çalışıp güzellik sırlarını öğrendim ve bunun okulunu okuyarak sektöre giriş yaptım. Ve hiç bir zaman pişman olmadım. Neden mi? Çünkü Nisanur oldum, Nisanur’u yaşadım, Nisanur’u yaşatmak ve devam ettirmek için emek verdim, veriyorum. Vermekten de mutluluk duyuyorum.
“SALONUMU DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’NDE AÇTIM”
Nisanur Güzellik Merkezi’ni kurma serüveninizi anlatabilir misiniz?
Güzellik sektörüne baktığımızda tesettürlü kızlarımızın gelin baş ve makyaj tasarımlarında ciddi bir eksiklik ve özentisizlik olduğunu gördüm. Bunları en güzel günlerinde yaşamamalarını istediğim için bu sektöre adım attım. Bu yanlış anlaşılmasın ya da farklı yönlere çekilip algı yaratılmasın. Tabii ki tesettürlü olmayan gelin kızlarım da benim için önemli ve sektördeki bu eksiklikten dolayı Nisanur Saç ve Türban Tasarım olan salonumu 8 Mart 2005 Dünya Kadınlar Günü olan güzel bir günde açtım.
Merkezinizde ne tür hizmetler veriyorsunuz?
Merkezimizde kuaför sektörü ile alakalı tüm servislerimiz mevcut… Bunlar tabii ki en başta gelin saç ve türbanı, gelin makyajı, boya, kesim, kişisel bakım ile alakalı tüm servisler… Herkesi bekleriz. Aynı zamanda Nisanur Moda olarak gelinlik, nişan elbisesi ve kaftan alternatifleri ile gelin adaylarının yanındasınız. İşin güzellik tarafında iken moda kısmını nasıl yorumlarsınız? Ben yıllarca güzellik sektöründe kuaför olarak birçok gelinin gelinlik konusunda sıkıntı yaşadığını gördüm. Terzilik tecrübem dolayısıyla gelin kızlarımın da salon içerisinde birçok sıkıntısına müdahale ediyordum. Zaten bu fikri bana aslında gelin kızlarım farkında olmadan verdiler. Bundan dolayı ben de madem bu konuda çok sıkıntı yaşanıyor neden diğer bir mesleğim olan terzilikle alakalı gelinlik, abiye ve moda sektöründe bulunmuş olmayayım dedim. Ve gördüm ki Nisanur bu alanda da başarılı… Bu arada şu önemli ayrıntıyı da atlayıp geçmek istemem, gelin kızlarımın fikri olduğu kadar gelinlik sektöründe başarılı olan arkadaşım da tam destek verdiler. Böylece Nisanur Modaevi kuruldu.
Yakın zamanda ne gibi projeleriniz var?
Ben ufku geniş, yenilikten, yeni atılımlardan korkmayan bir kadınım. Felsefem; ticaretin cesaret, cesaretin ticaret olduğuna inanmaktır. Rızkın Allah’tan geldiğini bilen ve inanan insanlarız… Ben daha yolun başındayım. Yakın zamandaki projem ise Nisanur’un dalga dalga Türkiye’nin tüm illerinde olması… Ve Nisanur isminin tüm kadın arkadaşlarıma Rabbim’in de rızasıyla yardım etmesi…
Her tesettürlü gelinin zorlandığı konuların başında gelin başı geliyor. Bu alanın başarılı bir ismi olarak, siz neler önerirsiniz gelin adaylarına?
Merkezinizde bu noktada nasıl bir yol izliyorsunuz? En başta söylemiştim, tesettürlü kızlarımız türban ve makyaj konusunda yıllarca hep bir eksiklik yaşadığı için bu sektöre adım attık. Bundan dolayıdır Nisanur olarak gelin kızlarımız ile bu ön yargıyı silip attığımız için çok fazla zorluk çekmiyoruz. Ama yine de gelin kızlarımızı tanımak adına her daima salonumuza çağırıp bir ön görüşme yaparız… Gerek gelin makyajlarını gerek türban tasarımlarını kusursuz bir şekilde çıkardığımıza inancımız sonuna dek vardır. Bu yüzden gelin kızlarımız bize gelirken hiç tereddüt yaşamadan gelirler… Çünkü her gelin benim kızımdır, insan kızının en güzel gününde ne kadar çok mutlu olmasını isterse onlara da aynı şekilde muamele eder ve mutlu bir şekilde salonumdan uğurlarım.