Organik, son yılların favori kelimesi…
Gıdayla ilgili hemen her cümlede kullanıyor, fakat birçoğumuz ne anlama geldiğini bilmiyoruz.
Dergimizin Ekim sayısında organik konusu işlenirken, bir gıda teknikeri ve yemek yazarı olarak; organik üretim başlığını ayrıntılarıyla paylaşmak da bana düştü…
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından daha fazla ürün elde etmek amacıyla başlayan Yeşil Devrim’de, üretimden yüksek verim almak için gıda hammaddelerinin ilaç ve antibiyotiğe maruz bırakılması, toprağın fakirleştirilmesi, çevre kirlililiği sonucunda doğanın dengesinin bozulması ve yüksek dozda ilaçlarla üretilen tarım ürünlerinin zamanla insan sağlığına olan olumsuz etkisi organik tarımın doğuşunu mecbur kılmıştır.
Tarıma elverişli memleketimizde, organik tarıma dair ilk yönetmelik 24 Aralık 1994 yılında yayımlanmıştır. Bu yönetmeliğin amacını bir de Türk Gıda Mevzuatı’ndan alıntı yaparak inceleyelim: “Organik Tarımın Amacı:
Ekolojik dengenin korunması, organik tarımsal faaliyetlerin yürütülmesi, üretimin ve pazarlamanın düzenlenmesi, geliştirilmesi, yaygınlaştırılmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir.” Bir diğer deyişle, doğaya zarar vermeyi bırakıp, uyum sağlamayı seçerek üretim yapmayı ve bölgesel kaynakları kullanarak, kimyasal girdilerden uzak, her aşaması kontrollü sürdürülebilir tarımsal üretimi amaçlar.
Organik üretim ve yetiştirme tekniği ile sadece bitkisel değil, hayvansal ve su ürünleri üretimi de yapılmaktadır.
ÜRÜNÜN SERTİFİKASI YOKSA, ORGANİK KABUL EDİLEMEZ
Bu noktada akla gelen “Hangi ürün organik sayılır?” sorusunu yanıtlamak gerekiyor…
Organik bitkisel ürünler, mevzuatta belirlenmiş olan üretim standartları göz önüne alınarak yetiştirilir, işlenirler.
Tarımsal ürünler (Buğday, arpa vb., meyve-sebze ağaçları) doğada, toprakta, suda çevre kirliliği yaratmayacak kimyasallar kullanılmadan yetiştirilen ürünler organik ürün sayılır.
Bu ürünler, gıdayı koruma amaçlı ışınlama yöntemi olarak bilinen iyonize radyasyona maruz bırakılmadan, yapay katkı maddesiyle buluşturulmadan (Renk verici, kıvam arttırıcı) üretilmelidir.
Bir ürünün organik olup olmadığını nasıl anlarız?
Biz bilinçli tüketiciler, organik ürünün denetleme kurumlarınca verilen organik ibareli sertifikaya ve sertifika numarasına sahip olması gerektiğini bilmeliyiz.
Son zamanlarda organik konusunu kötüye kullanmaya çalışan üreticileri, diğerlerinden ayırt etmek böylece mümkün halde gelir.
Denetleme ve sertifikasyon organik üretimin olmazsa olmazıdır. Tarladan başlayarak her aşamasında sertifikalandırılmış ürün, organik ürün olarak kabul edilir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER…
Organik üretim söz konusu olduğunda akla gelen bir diğer husus, gerekli görülen kimyasal mücadele yapılmadığında ortaya çıkan, adını sıkça duyduğumuz aflatoksin ve mikotoksinin gıda yoluyla vücuda alınmasıdır.
Bu toksinler vücuda alındığında sağlık sorunlarını beraberinde getirir. Denetim ve kontrolden geçmemiş organik ibareli ürün sağlık açısından tehlikeli olabilir.
Zeynep Özcan
İlişki Detoksu yazımızda ilişkilerin organikliğinden bahsettik.