Otizmin aslında yiyeceklerin içerisindeki kimyasallar ile DNA ‘mızın tanımadığı suni yiyecekler ve aşılarda kullanılan ağır metaller ile ilişkili olduğunu belirten Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü kapsamında konu ile ilgili görüşlerini ve beslenme önerilerini paylaştı.
TOKSİT TEHTİD
Otizmin, ebeveynler için çok zorlu bir mücadele olduğuna dikkat çeken Dr. Ümit Aktaş, “Bu nöro-gelişimsel bozukluk çocuğun kendini sosyal etkileşime ve iletişime kapatmasına neden olur. 1980’li yıllarda 100.000 çocuktan sadece 1’inde görülen bu nöro-gelişimsel bozukluk nasıl oldu da bir salgına dönüştü? 1990’larla birlikte her 1000 çocuktan 6’sına, 2000 yılında ise her 1000 çocuktan 42’sine otizm teşhisi konuyordu. Yani geçen 20 sene içinde Otizmin görülme sıklığı tam 4.200 kat artmış! Bilim insanları istatistiklerden yola çıkarak bundan 20-30 yıl sonra her iki çocuktan birinin otistik olacağını öngörüyor. Peki otizm neden bu kadar arttı? Çünkü beslenme alışkanları değişti. Sofralara kimyasal boyalar, katkı maddeleri, tarım ilaçları, genetiğine müdahale edilmiş buğday, laboratuvarlarda yaratılmış suni yiyecekler ve bolca şeker girdi. Otizmin sahne arkasındaki başrol oyuncunun toksik bombardıman olduğuna dair pek çok araştırma var.” diyor.
ERKEN FARK EDİLMESİYLE BAŞARI ŞANSI ARTIYOR
Sofralardaki toksik besinlerin sağlıksız mikrobiyomla birleşince beyin fonksiyonlarında bozukluklar meydana geldiğini belirten Dr. Ümit Aktaş, doğru bir beslenme modeli ile otistik semptomlar hafifletilebileceğini, hatta tamamen iyileşebileceğini vurguluyor. Dr. Ümit Aktaş, “Teşhis ne kadar erken konmuşsa ve doğru beslenme modeline ne kadar erken geçildiyse tedavinin başarı şansı da o kadar artar. Dünyayı temizlemek elimizde olmayabilir, ama sağlıklı çocuklar yetiştirmek adına değiştirebileceğimiz pek çok şey var” diyor.
OTİZİMLİ ÇOCUK NASIL BESLENMELİ?
- Gluten yasak: Gluten içermeyen diyetlerle otistik çocukların davranışlarında önemli bir iyileşme sağlandığı gösterilmiştir. Bu yüzden de otizm teşhisi konmuş bir çocuğun diyetinden ilk çıkarılması gereken şeyler buğday ürünleri ve tahıllardır.
- Süt ve süt ürünleri yasak: Otizmle savaşta, süt ve süt ürünleri beslenme modelinden tamamen çıkartılmalı. Bu çocukların hemen tamamı, süt ve süt ürünlerinde bulunan beta-casomorphin-7 adlı proteini sindiremezler.
- Dost bakterilerden zengin bir diyet: Hedef fermente gıdalardan zengin bir diyet ve probiyotik takviyeleri ile sağlıklı bir mikrobiyom yaratmak olmalı. Ancak yoğurt ve kefir gibi probiyotik zengini gıdalar otistik çocukların diyetlerinde yer alamaz, bu yüzden bağırsak florası mutlaka ev sirkesi ve ev turşusu gibi fermente besinlerle desteklenmeli.
- İşlenmiş yiyecekler, şeker yasak: Probiyotikleri canlı tutmak, beslemek de önemlidir. Kimyasallar, katkı maddeleri ile dolu yiyecekler probiyotikleri katleder. Bu yüzden işlenmiş, paketlenmiş tüm yiyecekler ve şekerler yasak.