Ruh – Zihin – Beden Bütünlüğünde Cinsellik

Cinsel eylem bedenin en tabii davranışlarından biri. Yaradılış programında eylemi gerçekleştirecek organlar, buna dahil olacak ve istifade edecek, bedenin diğer bildirimleri ve zihin. Hepsi muazzam bir koordinasyonla hareket eden, birbirinden haberdar olan bir yapı…

Bedenin her bir hücresi her bir organı birbirinden haberdar, biri diğerinin davranışlarından çalışmasından etkilenir durumda, gözle görülmeyen ancak bilinen ölçümlenebilen muhteşem bir haberleşme ağı, her nokta çekim alanı içinde. ‘Sinyal Yok’ yok, her bir organ o ana ait sinyalini vermekte ve bütünü etkilemekte. Ve bedende bazen başka başka bir şeyler olmakta karşı tarafın bedeninden de haberdar olmakta, etkilenmekte, iyi veya kötü. Bazen bir tarafın kokusu, bazen bakışı, tavrı, sesi, dokunuşu diğer tarafın bütün kimyasını değiştirebilmekte, iyi veya kötü.

Kadınlık hormunu diye de bilinen östrojen hormonun yükseldiği zaman (ki yumurtlama döneminde yükselir) kadının kokusu, yürüyüşü, bakışı değişir. Beden içgüdüsel olarak erkeği ister, erkekle cinsel eylemde bulunma isteği özellikle bu dönemin bütün davranışlarına yansır. Hiçbir kadın ‘İşte yumurtladım, östrojenim yükseldi bir cinsel eylem için uygun zamandır’’ diye düşünmez, tüm bunlar bedenden gelen apaçık sinyallerle kendiliğinden olur. Bedenin azalan suyunu susuzluk olarak hissetmek sorunsuzca su içmek gibi, tehlike anında artan adrenalinle kalbin daha fazla çarpması gibi, cinsel davranışlarda var olan hormonlar ve ona bağlı sitemlerin ortak davranışı olarak kendiliğinden, zahmetsizce ve tüm bedenin faydasına olacak şekilde tasarlanmıştır. Cinsel organların fonksiyonları da diğer organların fonksiyonları gibi kolaylıkla ve tabiilikle olur.

Fakülte yıllarında iken bir arkadaş demişti ki; “Arkadaşlar fark ettim ki yumurtlama döneminde karşı cins daha bir erkek gibi geliyor …’’ ( Müthiş bir farkındalık ! )

Evde kedi besleyenler bilir çiftleşme zamanı geldiğinde, yani karşı cinsle bir olmayı güdüleyen hormonal sistem devreye girdiğinde hayvan yerinde durmaz, duramaz; tırmalanmadık koltuk yırtılmadık perde bırakmaz.

Bedene cinsel eyleme dair bütün malzemeleri yerleştiren Allah,  bu malzemelerin sevk ve idaresi için dahi gerekli unsurları hoş ve latif bir şekilde insana vermiştir. Kadının kıvrak kalçaları, alımlı yürüyüşü, kokusu, sesinin tınısı, testosteronu yükselmiş bir erkek için cezbedici unsurlardır.

Erkek ve kadın bedeninde birtakım hormonlar salgılanır, hormonların etkilediği organların kimyası değişir… Erkek bedeni kadın bedenine, kadın bedeni erkek bedenine ihtiyaç hisseder… Onun kokusunu, sesini, dokunmasını tenini ister bulur kendini.

Ağız kuruluğunda suya, kan şekeri düştüğünde beslenmeye ihtiyaç duyulduğu gibi beden başka kimyasal değişimlerde de, cinsel eyleme ihtiyaç duyar.

Yaşam enerjisi buluttan toprağa akar rahmet olur, topraktan çekirdeğe geçer nimet olur, dişiden erkeğe, erkekten dişiye akışı cinsellik olur, sevgi olur, muhabbet olur.

Kainattaki, varoluştaki, çokluktaki birliği; birbiriyle ‘’bir’’i bulmayı sağlayacak bu enerji, suyun kaldırma kuvveti gibi net, yerçekimi kadar gerçek, inkar edilemez bir şekilde yaşam planının bir parçasıdır.

Ve kainattaki tüm planlar gibi bu plan, bu enerji, bu ihtiyaçlı olma hali de insanın farklı kabiliyetlerine, duyularına, hislerine dokunur. İki yönlü okumalıdır bu alanı da insan, tüm alanlar gibi. Zahiri ve Batıni.

Zahir; görünen, ölçülebilen, test edilen, laboratuvar çalışması yapılıp değerlendirilebilen tahmin edilen benzerleri bulunan kısım.

Batın; beş duyumuzla algılayamadığımız, test edemediğimiz, ölçümleyemediğimiz ancak varlığının delilleri olan, herkesin kabiliyetince hissettiği, deneyimlediği, yaradılış sırlarına, birliğe, BİR OLAN’ a bakan kısım.

Her bir varlıkta, her eylemde, her içgüdüsel davranışta olduğu gibi cinsel eylemde ruh – zihin – beden bütünlüğünde değerlendirilmeli bu bütünlükte yaşanmalı ki veriliş amacına uygun faydalarından tam olarak istifade edilebilsin. Ta-a ki cinsel paylaşımlar ( hayvanlarda da var olan) fizik bedenin ötesinde bir tatmin sağlayabilsin. Ve böylece Ayet-i Kerime’ de ifade edilen  ‘Birbirinizde huzur bulasınız”da ki huzur hayatlara, ilişkilere eşlere ailelere zihinlere bedenlere yansıyabilsin.

Ayşe Duman

 

 

Henüz Yorum Yok

Bir Cevap bırakın

seo